Dpc Kişisel Veri Koruma Danışmanlığı Yönetim Kurulu Başkanı Sefa Karcıoğlu, Çocukların Karnelerde Yer Alan Tc Kimlik Numaraları, Sınıfları Gibi Kişisel Verilerini Paylaşmamaları Konusunda Velileri Uyardı.
Okulların yarıyıl tatiline girmesiyle beraber milyonlarca öğrenci karne alırken, mutluluklarını yakınlarıyla paylaşmak için karnelerin fotoğraflarını sosyal medya hesaplarına yükledi.
DPC Kişisel Veri Koruma Danışmanlığı Yönetim Kurulu Başkanı Sefa Karcıoğlu, çocukların karnelerde yer alan TC kimlik numaraları, sınıfları gibi kişisel verilerini paylaşmamaları konusunda velileri uyardı.
“Onları korumakla yükümlüyüz”
Velilerin sosyal medyada çocuklarının karnelerini paylaşmasın ilişkin konuşan Karcıoğlu, “Aslında şöyle, kimse bunun farkında değil ama çocuklarımızın da bir kişisel verisi var. Çocuklarımızın adı soyadı, fotoğrafı, TC kimlik numarası, okul bilgisi, sınıf bilgisi, notları aslında her biri kişisel veri. Çocuklar bizim çocuklarımız ama veriler çocukların kişisel verisi. Dolayısıyla biz bunları herkese açık sosyal platformlarda herkese açık bir şekilde paylaşım yapmamalıyız. Çocuklarımızın kişisel verilerine saygı duymalıyız ve onları korumakla yükümlüyüz” ifadelerini kullandı.
“Çocuğunuzun verisini koruyun”
Velileri dikkatli olmaları konusunda uyaran başkan Karcıoğlu, “Veliler bu konuda çok dikkatli olmalı. Çünkü, bugün hiç düşünmeden paylaştığınız, ’yahu ne olacak eş dost görsün, benim zaten sosyal medyada takipçilerimde kim var’ diyerek gönderdiğinizde aslında siz çocuğunuzun kişisel verisini sisteme yüklemiş oluyorsunuz. Dolayısıyla yarın bir gün çocuğunuzun başına bu kişisel verilerin paylaşılması ne tür ihlallere yol açar şimdiden kestirmek çok güç. O yüzden biz velilere diyoruz ki mutlak suretle çocukların kişisel verisini, fotoğrafını dahi sosyal medyada herkese açık ortamda paylaşmayın. Çocuğunuzun verisini koruyun” diye konuştu.
“Çocuğun özel hayatına saygı duysunlar”
Velileri, çocuklarının fotoğraflarını da sosyal medyada paylaşmaları konusunda uyaran Karcıoğlu, “Aslında herkes mutlu anını, sevdiklerini paylaşmak istiyor ama buradaki kavram sevdikleri ve güvendikleri insanlar olması. Sosyal medyada birçok hesap herkese açık, kamuya açık. Dolayısıyla hem kötü niyetli kişiler hem de bunları depolamak isteyenler, bunları biriktirmek isteyen kurum ve kuruluşlar erişiyorlar. Biz velilere şu uyarıyı yapıyoruz, diyoruz ki kişisel veri içeren fotoğrafları hele hele özel hayatını yani işte banyo fotoğraflarını, küvetteki fotoğraflarını, işte sahildeki fotoğraflarını, mayosuz fotoğraflarını yani bunlarla mahrem diyebileceğimiz fotoğrafları hiçbir şekilde sosyal medyaya yüklemesinler. Paylaşırken çok dikkatli olsunlar. Çocuğun özel hayatına saygı duysunlar. Kişisel verilerini de mutlaka korusunlar” dedi.
“Parmak izinde açık rıza alınması lazım”
Öte yandan, birçok yerde parmak izinin alınması hususuna da değinen Karcıoğlu, “Parmak izi aslında biyometriktir. Biyometrik veriler, Kişisel Verilerin Korunması Kanunu kapsamında özel nitelikli veri. Dolayısıyla mutlaka açık rıza olması lazım. Mutlaka kişiden açık bir şekilde kişisel verileri verdiğini, özel bir şekilde kişisel verileri verdiğine ilişkin açık rıza alınması lazım. Burada dikkat edilmesi gerek konu şu, kurul vermiş olduğu kararında ölçülük ilkesinden ve sınırlı olmaktan bahsediyor. Örneğin, kurul verdiği bir kararda spor merkezlerinde her ne kadar spor merkezinden faydalanmak isteyen üye, müşteri açık rızasını vermiş olsa dahi spor merkeziyle biyometrik veri arasında doğrudan bir ilişki olmadığı için ölçülük ilkesine aykırı olduğu için parmak izinin rızaya dayalı olsa bile parmak izinin alınmasını, biyometrik verinin alınmasını hukuka aykırı buldu” şeklinde konuştu.