Roma Döneminden Günümüze Kadar Binin Üzerinde Musluk, Silivri'de Bir Fabrikada Sergileniyor. Musluklar Arasında, Ayasofya-İ Kebir Cami-İ Şerifi’Ne Takılan Musluklar Ve Osmanlı Dönemine Ait Dünyada İlk Defa Kullanılan Sıcak Ve Soğuk Suyu Ilık Hale Getiren Bataryalar Da Bulunuyor.
Roma döneminden günümüze kadar binin üzerinde musluk, Silivri’de bir fabrikada sergileniyor. Musluklar arasında, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’ne takılan musluklar ve Osmanlı dönemine ait dünyada ilk defa kullanılan sıcak ve soğuk suyu ılık hale getiren bataryalar da bulunuyor.
Armatür Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Gökhan Turhan, Ayasofya-i Kebir Cami-i Şerifi’nin musluklarının çoğunun yerinde olmadığını ve bazılarının çürüdüğünü görünce birebir aynısını yeniden döktürttü. Ayasofya’ya 30’un üzerine musluk yaptırtan Turhan, döktürttüğü musluklardan birisini de hatıra kalması için koleksiyonuna ekledi.
Turhan’ın, Silivri’de 18 bin metrekarelik alana kurulu fabrikasında, Roma döneminden, Cumhuriyet dönemine kadar binin üzerinde musluk yer alıyor. Aynı zamanda koleksiyonunda, Osmanlı dönemine ait dünyada ilk defa kullanılan sıcak ve soğuk suyu ılık hale getiren bataryalar da bulunuyor. Ayasofya’ya bağlı koleksiyoner olan Turhan, uzun yıllardan beri musluk topladığını ve bunları Sultanahmet’te sergileyerek tüm dünyaya göstermek istediğini belirtti.
“Ayasofya’nın musluklar boştu ben de yenilenmesi konusunda yardımcı oldum”
Gökhan Turhan, “Ayasofya’ya bağlı koleksiyonerim ve binin üzerinde kayıtlı musluğumuz var. 16-17 yıl oldu musluk toplamaya başlayalı. Roma döneminden, cumhuriyet dönemine kadar birçok musluk var elimde. Bu muslukların asırlar önce yapılmış olması beni heyecanlandırıyor ve keyif veriyor. Osmanlı dönemiyle de alakalı çok güzel eserler var. Mesela dünyada ilk defa kullanılan sıcak ve soğuk suyu ılık hale getiren bataryalar var burada. Bu boyutta bir koleksiyon benim bildiğim kadarıyla dünya üzerinde yok. Ayasofya’nın cami olarak kullanıldığı dönemde 30’un üzerinde abdest alma yeri vardı. Günümüzde buradaki musluklar boştu. Ben de buraların yenilenmesi konusunda yardımcı oldum ve oradaki tüm muslukları birebir yeniden döktürerek yeniledik. Bir tanesini de hatıra olarak aldım. Buradaki tüm eserleri Sultanahmet’te, Topkapı Sarayı’na yakın bir yerde sergilemek ve tüm dünyaya da göstermek gerekiyor” dedi.