Prof. Dr. Mehmet Demirci, İHA muhabirine yaptığı açıklamada, ekmeğin önemli ve vazgeçilemez bir gıda olduğunu belirterek, "Ekmekte karbonhidrat ve protein bakımından bir zenginlik söz konusu. Ayrıca özellikle tam tahıllı ekmekler, tam buğday ekmeğinde, bunların dışında B grubu vitaminleri açısından bir zenginlik var. Ekmeğin 100 gramı yaklaşık 260 kilo kalori enerji verir. Burada tam tahıllı ekmekler, 200 kilo kalori enerji vermekte. Arada çok büyük bir fark görülmüyor" dedi.
Prof. Dr. Demirci, beyaz undan yapılan ekmeklerin, tam tahıllı ekmeklere göre, glisemik indeksinin daha yüksek olduğunu, tam tahıllı ekmeklerde ise diyet lifinin fazla olduğunu belirterek, "Bu tam tahıllı ekmeklerde lifler fazla olduğu için, bunlar tokluk da sağlıyor insanda. Bu da bir avantaj. Özellikle kilo kontrolünde büyük bir avantaj sağlamakta. Dolayısıyla bizim tavsiyemiz, beyaz undan yapılan ekmeklerden ziyade, tam buğday ekmeği, tam tahıldan yapılan ekmeklerin, daha fazla tüketilmesi uygun olur diye düşünüyoruz" şeklinde konuştu.
Ekmekte bayatlamanın dikkat edilmesi gereken bir konu olduğuna değinen Prof. Dr. Demirci, "Ekmekte mikrobiyolojik değişmeler harici bütün değişiklikler bayatlamadır. Burada bilindiği gibi ekmekte bayatlama sonucunda, bir sertlik oluşuyor. Bu tabi ki istemediğimiz bir durum. Bir diğer konu da, ekmeğin dış kabuğundaki gevrek olan kısım gevşer, içteki o süngerimsi yapı bozulur. Tabi aroma ve tat da eksilir. Dolayısıyla böyle bir ekmeğin tüketimi arzu edilmez. Bu değişikliklerin nedeni ekmeğin iyi muhafaza edilememesidir. Bunun önlenmesi tabi çok çok önemli bir konu" dedi.
Ekmekte israf konusunun da, çok önemli bir konu olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Demirci, "Ekmek deyince akla israf geliyor. Bizde taze ekmek yeme gibi bir alışkanlık var. Bundan vazgeçemiyoruz. Ekmek birazcık bile bayatlayınca, ekmeği israf ediyoruz. Ülkemizde bugün için 100 milyon ekmek üretilmekte. Bunun maalesef 5 milyonu, bayatlama başta olmak üzere israf ediliyor. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, son dönemlerde ekmek israfının azaltılması kampanyası başlattı. Bu çok önemli bir gelişme.
Gerçekten bunun sonuçları da alındı ve bu sayede yaklaşık 1 milyon ekmek israfının önüne geçildi. Bunun da 300 milyon TL tasarrufu olmuştur. Bu da güzel bir gelişme. Bunun daha da artmasını bekliyoruz. Bilinçlendirme çok önemli bu konuda. İnsanlar bilinçlenince israfı da azaltabiliyor" ifadelerini kullandı.
İstatistiklere göre, düşük gelirli toplumların daha fazla ekmek tükettiğini, ancak buna karşın düşük gelirli kişilerde israfın fazla olmadığını söyleyen Prof. Dr. Demirci, "Yüksek gelirli kişiler, gelir düzeyi yükseldikçe ekmek tüketimi azalıyor, fakat israf artıyor. İsrafın 2 önemli nedeni var, ilki gereğinden fazla ekmek alınması, diğeri ise ekmeğin uygun olarak saklanamaması" ifadelerini kaydetti.Ekmek israfının önüne geçilmesi gereken bir konu olduğunun altını çizen Prof. Dr. Demirci, "Ekmek israfının en çok olduğu yerler de yemekhanesi bulunan iş yerleri, okullar, hastaneler, öğrenci yurtları, lokantalar, oteller buralardaki israf daha fazla diyebiliriz.
Ekmek israfının önlenmesi için evlerimizde yapacağımız işlemler var. Bir kere ihtiyaçtan fazla ekmek almamalıyız. Ekmek dilimlenerek tüketilmeli. Ekmek açıkta bırakılmamalı. Doğru bildiğimiz bir yanlış var, bazıları ekmeği buzdolabında saklıyor. Artı 4 derecedir buzdolabının sıcaklığı. Artı 4 derece de ekmeğin en fazla sertleşme göstereceği sıcaklıktır. Dolayısıyla ekmeklerimizi derin dondurucuda saklamamız gerekiyor. Derin dondurucuda ekmeklerimiz taze kalacaktır" diyerek ekmeği bayatlamadan muhafaza etmenin yollarını anlattı.
Bayatlayan ekmekleri de değerlendirmek gerektiğine değinen Prof. Dr. Demirci, "Galeta unu yapılabilir, köfte harcı olabilir. Yemekler, tatlılar yapılabilir. Bayat ekmekleri bir şekilde değerlendirmek lazım" diye konuştu.
Kaynak: IHA
Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...