Hükümetin son Taksim Gezi Parkı kararı

Başbakan Erdoğan, Taksim Dayanışması ve sanatçılar oluşan grupla geceyarısı bir araya geldi. Başbakanlık Konutu'ndaki görüşme 3.5 saat sürdü. Görüşme sonrası sanatçılar adına oyuncu Halit Ergenç açıklamada bulundu.

Başbakanlık'ta yapılan görüşmeden sonra heyet adına sanatçı Halit Ergenç basına açıklama yaptı.

Ünlü sanatçı şunları söyledi: 'Biz sanatçılar olarak ve dayanışmadaki arkadaşlar olarak kaygılarımızı ve çözüm önerilerimizi dile getirdik. Başbakanımız bizi dinledi, bir takım sonuçlara vardık. Yargıya saygılı olacaklarını, yargı süreci sonucunda olumsuz olursa buna uyaklarını, olumlu bir karar çıkarsa referanduma gideceklerini belirttiler.

Gergin ortamın sona ermesini gerektiğini dile getirdiler. Sıkıntılarımızı karşılıklı olarak dile getirdik' dedi Sunay Akın ise şu açıklamayı yaptı:'Kendi adıma çok mutluyum, çünkü çözümün altı iyice çizildi. Demokratik bir sürecin başladığına inanıyorum.' dedi

Başbakan Erdoğan ile Başbakanlık Resmi Konutu'nda yapılan toplantının bitiminden sonra da Taksim Dayanışma Platformu heyetinden Tayfun Kahraman açıklama yaptı:

"YARGI SÜRECİNİN SONUNA KADAR HERHANGİ BİR DEĞİŞİKLİK OLMAYACAK"

Halit Ergenç toplantı sonrasında yaptığı açıklamada, süreç boyunca yaşadıklarını ve çözüm sürecini toplantıda anlattıklarını kaydetti. "Toplantıda, yargı sürecine saygılı olduklarını ve yargının haricinde davranmayacaklarını bize tekrarladılar. " diyen Ergenç, "Yargı süreci sonucunda, Gezi Parkı açısından olumsuz bir sonuç olursa, Kışla yapılmaması yönünde bir karar çıkarsa, buna uyacaklarını burayı park olarak koruyup düzenleyeceklerini söylediler. Eğer yargı süreci sonunda olumlu sonuç çıkarsa, o zaman da halk oylamasına gitmeyi istediklerini söylediler. Bu yargı sürecinin sonuna kadar zaten herhangi bir değişiklik olmayacaktır. Bunun sonrasında artık orada bulanan arkadaşlarımıza evlerine dönmelerini istediklerini bu süreci takip etmelerini, evlerinde rahat uyumalarını ve bu gergin ortamın sokaklarda olan olayların da nihayete ermesini istediler. Bu süreç içinde kim şiddet gösterdiyse, biz bunun soruşturmasını başlattık dediler." diye konuştu.

"MUTLU AYRILIYORUM"

Yazar Sunay Akın, görüşmeden mutlu ayrıldığını belirterek, "Bu süreci özellikle başından beri takip eden sanatçılara teşekkür ediyorum. Kendi adıma çok mutlu ayrılıyorum. Bundan sonra hepimizin bütün Türkiye'nin beklentilerinin altı çizilmiştir. Gezi Parkı'na gidip şiirlerimizle, sanatımızla bu işi demokratik anlamıyla bir finalle taçlandırmalıyız" dedi.

"GEZİ PARKI YARGI SÜRECİ TAMAMLANANA KADAR PARKTIR"

Taksim Dayanışması sekretaryası Tayfun Kahraman ise akşam saatlerinde görüşmenin ayrıntılarını Gezi Parkı'ndakilerle paylaşacaklarını söyleyerek şunları söyledi: "Sayın Başbakan'ın, yargı nihai kararını verene kadar projenin uygulamaya geçirilmeyeceğini ifade etmesi bu gecenin olumlu bir sonucudur. Güvenlik kuvvetlerine yönelik ölçüsüz ve kuralsız güç kullanımı açısından gereken soruşturmanın yapılacağı söylenmiştir. Başbakanımızın tarafımıza yapılan açıklamalarını ülkemizin, tüm kamuoyunun, Gezi Parkı sakinlerine bırakıyoruz. Buradan çıkan pozitif yönlü yaklaşımı değerlendirmelerini bekliyoruz. Biz bugün burada hala süren bu sürecin ve sayın Başbakan'ın bizlere ifade etmiş olduğu sözlerin takipçisi olacağız. Pozitif yönlü sözlerdir. Arkadaşlarımızın da pozitif olarak değerlendireceklerini düşünüyoruz. Şu anda Gezi Parkı'nın park olarak kalması açıktır. Gezi Parkı yargı süreci tamamlanana kadar park olarak kalacaktır. Yargıdan bir iptal kararı çıkması halinde Başbakanımızın ifade ettiği gibi park olarak kalacaktır. Bunu sabah değerlendireceğiz. Akşam da bir etkinlik yapacağız. Arkadaşlarımızın takdirine bırakacağız. 4 ölüm gerçekleşti. Akşamki etkinlik şenlik olmayacaktır. Ağıtlarla, türkülerle gerçekleşen bir anma etkinliği olacak. Dayanışma etkinliği olacak."

KARAR NE ÇIKARSA ÇIKSIN HALK OYLAMASI

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı olaylarıyla ilgili Taksim Dayanışması'ndan bir heyet ve bazı sanatçılardan oluşan grupla bir araya geldi. Görüşme sonrası açıklama yapan AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Türkiye'nin hukuk devleti olduğunu belirterek, "Yargı kararı sona erinceye kadar Gezi Parkı ile ilgili olarak hiçbir tasarrufta bulunulmayacaktır. Karar, lehte çıksa bile hükümetimiz burada bir halk oylamasına gidecektir" dedi.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Gezi Parkı eylemleriyle ilgili gerçekleştirdiği kabule, sanatçılar Sunay Akın, Yavuz Bingöl, Ceyda Düvenci, Halit Ergenç, Sertab Erener, Mahsun Kırmızıgül, Nebil Özgentürk ve Ali Sunal ile Taksim Dayanışma'dan Türk Mühendis ve Mimarlar Odası Birliği (TMMOB) Başkanı Eyüp Muhcu ve Semt Dernekleri Sözcüsü Cem Tüzün katıldı. Daha sonra gelen Taksim Dayanışma'dan Derya Karadağ, TMMOB Elektrik Mühendisleri Odası İstanbul Şubesi'nden Beyza Metin, KESK Kadın Sekreteri Canan Çalağan, DİSK Genel Sekreteri Arzu Çerkezoğlu, İstanbul Tabip Odası Sekreteri Ali Çerkezoğlu, TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şube Başkanı Tayfun Kahraman da görüşmeye katıldı.

Görüşmeye ayrıca, Çevre ve Şehircilik Bakanı Erdoğan Bayraktar, İçişleri Bakanı Muammer Güler, Kültür ve Turizm Bakanı Ömer Çelik, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, Başbakanlık Müsteşarı Efkan Ala da katıldı.

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, yaklaşık 3.5 saat süren görüşme sonrasında gazetecilere açıklamalarda bulundu. Görüşmede herkesin görüşlerini ifade ettiğini belirten Çelik, "Türkiye bir hukuk devletidir, hukukun dışına hükümetin çıkması, icra organın hukuk dışı bir işlem yapması söz konusu değildir. Gezi Parkı ile ilgili olarak verilmiş bir yargı kararı vardır. Elbette ki hükümet yargı kararlarına saygılıdır ve uygulamakla yükümlüdür. Bu kararla ilgili olarak Bölge İdare Mahkemesi'nde belki Danıştay'da devam edecek olan temyiz süreci başlatılmıştır. Yargı kararı sona erinceye kadar Gezi Parkı ile ilgili olarak hiçbir tasarrufta bulunulmayacaktır. Karar, lehte çıksa bile hükümetimiz burada bir halk oylamasına gidecektir" dedi.

"İSTANBULLULARIN VERDİĞİ KARAR BİZİM İÇİN SON DERECE SAYGIDEĞERDİR"

"Plebisit" diye belediyelerin özellikle verilen kararlarda halkın görüşüne başvurulan mini halk oylamalarının olduğunu dile getiren Çelik, "Bu durumda da İstanbul halkı ne istiyor, İstanbul halkı ne istemiyoru ölçmek için, bunu değerlendirmek için bir halk oylamasına gidilecektir. İstanbulluların verdiği karar bizim için son derece saygıdeğerdir. Lehte de çıksa aleyhte de çıksa hükümetimiz bunu elbette uygulayacaktır, uygulamak durumundadır" ifadelerini kullandı.

"ORANTISIZ GÜÇ KULLANAN POLİSLERLE İLGİLİ İNCELEME BAŞLATILMIŞTIR"

Taksim Dayanışma temsilcileri ve sanatçıların görüşmede polisin zaman zaman orantısız güç kullandığını ifade ettiğini dile getiren Çelik, "Orantısız güç kullanan polislerle ilgili inceleme başlatılmıştır. Eğer birilerinin göz göre göre yanlış yaptığı ve suç işlediği tespit edilirse elbette hukuk devletinde devlet memurları da suç işleme imtiyazına sahip değildir. Onlar da suç işlerlerse kendilerine kanunların öngördüğü cezai müeyyideler uygulanacaktır" şeklinde konuştu.

"BU SAATTEN İTİBAREN EVLERİNİZDEKİ SICAK YATAKLARINIZDA YATMANIZ ÇOK DAHA DOĞRU OLANDIR"

Gezi Parkı şu anda sadece park olduğunu ve sadece belli bir grubun gidip 24 saat yaşadığı bir park olmaktan derhal çıkarılması gerektiğini vurgulayan Çelik, "Oradaki özellikle hassaten barışçı demokratik eylem gerçekleştirmek üzere çevrecilik ve yeşil konusunda hassasiyetlerini ortaya koymak üzere toplanan gençlerimize de bir ağabeyleri olarak söylüyorum bu saatten itibaren evlerinizdeki sıcak yataklarınızda yatmanız çok daha doğru olandır, bunu yapmanız gerekiyor. Netice itibariyle görüşmeye katılan eylemcilerin temsilcileri ve sanatçıların da görüşü bu istikamettedir" ifadelerini kullandı.

"TEMENNİ EDERİM Kİ BİR KAÇ SAAT SONRA GÜNEŞ DAHA PARLAK DOĞAR"

Çıkan olayların Gezi Parkı olarak başladığını ancak farklı mecralara götürüldüğüne dikkat çeken Çelik, şu ifadeleri kullandı:

"Gezi Parkı'nın rüzgarıyla acaba yelkenlerimizi şişirebilir miyiz?' gözü açıklığı yapanlar oldu. Birçok vatandaşımızın canına, malına zarar verildi. Maalesef büyük bir kederle ifade ediyorum 1'i polis, 4 vatandaşımız hayatını kaybetti. Ben hepsine Allah'tan rahmet diliyorum, onların kederli ailelerine, milletimize başsağlığı diliyorum. Bu gerginliğin ve ülkemizin hiç de hak etmediği ortamın bir an önce ortadan kalkmasını istiyoruz."

AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik, özellikle dış basının Türkiye'yi Ortadoğu'daki geri kalmış ülkeler gibi gösterme çabasına girdiğini belirterek, "Bunu da hak etmediğimizi millet olarak buna karşı bir duruş sergilememiz gerektiğini buradan ifade etmek isterim. Canı yananlardan dolayı üzüntülerimizi ifade ediyoruz, gönlü kırılanlardan dolayı üzüntülerimizi ifade ediyoruz ama tekrar söylüyorum eğer birileri orada illegal bir örgütün temsilcileri olarak gelip polise taş, atmışsa, demir bilyeler atmışsa, molotofkokteyli atmışsa, devletin, kamunun, şahısların malına zarar vermişse bu söylediklerim onlar için değildir. İllegal örgütlerin ve özellikle pusuda bekleyen kötü niyetlerin kötü niyetlerini tatbik edecek bir ortamı oluşturmamaları konusunda herkesin büyük bir hassasiyet içerisinde olması gerektiğini ifade ediyoruz. Temenni ederim ki bir kaç saat sonra güneş daha parlak doğar, yarınlarımız daha aydınlık olur. Kimsenin zarar görmediği, kimsenin dayak yemediği, kimsenin dayak atmadığı bir ortamın oluşmasını hepimiz temenni ediyoruz. Ve ben bu temennilerle bütün Türkiye'ye günaydın demek istiyorum" diye konuştu.

"BİZİ ORTADOĞU'DAKİ GERİ KALMIŞ ÜLKELER GİBİ GÖSTERMEYE HAKKINIZ YOK"

"Türkiye'nin Başbakanı bugün 18 saatten fazla çalıştı ve bu saatlere kadar buradaydı. Yarın erkenden mesaisi başlıyor" diyen Çelik, "Eğer Türkiye demokratik ülke olmasaydı bunlar olmazdı. Türkiye'yi antidemokratik göstermeye, Türkiye'nin Başbakanını farklı vasıflarla vasıflandırmaya özellikle çok meraklı ve gayret içerisinde olanlara buradan sesleniyoruz; Bizi Ortadoğu'daki geri kalmış 3. Dünya ülkeleri gibi göstermeye hakkınız yoktur. Türkiye'nin demokrasisi çok şükür rayına oturmuştur. Her tarafta arızalar olduğu gibi burada da arızalar vardır. Londra'daki görüntüler biliniyor. Dünyanın her yerinde bu tip toplumsal olaylarda maalesef istenmeyen görüntüler çıkabiliyor" şeklinde konuştu.

"REFERANDUMA KARŞI ÇIKAN DEMOKRASİ KELİMESİNİ TELAFFUZ ETMESİN"

Bir gazetecinin Başbakan Yardımcısı Yardımcısı Bülent Arınç ile görüşen Taksim Dayanışması'nın referanduma karşı olduğu, hatırlatılması üzerine Çelik, "Birisi diyor ki 'halk bunu istemiyor' şimdi bu söylediğiniz halk hangi halktır? Eğer halkın kim olduğunu soruyorsanız İstanbul'daki herkese halk diyoruz ve herkesin görüşünü soruyoruz. Eğer birisi referanduma karşı yani halk oylamasına karşı çıkıyorsa lütfen demokrasi kelimesini çok telaffuz etmesin. Bu tür tavır içerisinde olanların demokrasi havarisi kesilmesi de samimiyetle bağdaşmaz, o zaman başka bir şeyden söz edeceksiniz" ifadelerini kullandı.

Bir gazetecinin "Eylemciler yarın evlerine gitmezse daha ne kadar beklenilecek, bir müdahale gündeme gelir mi?" soru üzerine Çelik, "Hükümet bu konuda son derece müsamahakar davranmıştır, davranmaktadır. Bir kez daha altını çiziyorum, eğer Türkiye demokratik ülke olmasaydı zaten bunlar olmazdı bu tip şeylere de müsamaha edilmezdi. Demokrasinin müsamahası nereye kadarsa oraya kadar gösterilmiştir. Yani hükümetin orada çok uzun boylu Gezi Parkı'nın işgal altında tutulmasına müsaade edeceğini hiç zannetmiyorum" şeklinde konuştu. AJANSLAR