Red Bull Leipzig
Spora verdiği destekle dikkat çeken Red Bull genç yetenekleri spor dünyasına kazandırmak, onları yolculuklarının en başından itibaren keşfedip desteklemek ve en güçlü hallerine kavuşmalarını sağlamak, spor dünyasının büyük yıldızlara kavuşması için önemli bir sistem sunuyor. Başta dünyanın en önemli spor organizasyonlarında olmak üzere Red Bull’un kurduğu spor sistemi ve yatırımları örnek işlerle kendisini gösteriyor. Yarışmacı takım ve şampiyonların ortaya çıkmasını da sağlayan bu sistem, Avrupa futbolunun en önemli arenası olan UEFA Şampiyonlar Ligi’nde RB Leipzig ve Red Bull Salzburg ile adından sıkça söz ettiriyor.
Dünyada spora en çok yatırım yapan firmalardan biri olan Red Bull, aynı zamanda spor camiasındaki kuralları da yeniden yazan bir yaklaşım geliştiriyor. Formula 1’den Dünya Ralli Şampiyonası’na, UEFA Şampiyonlar Ligi’nden MotoGP’ye kadar sporun en prestijli ve en çok izlenen dallarında gerek takımları gerek de sporcuları ile adından sıkça söz ettiren Red Bull, ‘Kanatlandırır’ sloganıyla genç yetenekleri spor dünyasına kazandırıyor. 70’ten fazla ülkede, 200 ayrı disiplinde, 800’den fazla örnek sporcuyu destekleyen marka, bu sporcuların birçoğunu kariyerlerinin ilk yıllarından itibaren destekleyerek kariyer planlarını baştan oluşturuyor. Bu sistem sayesinde spor dünyası adı duyulmamış birçok önemli yıldızla buluşma imkanı yakalıyor. Başta dünyanın en önemli spor organizasyonlarında olmak üzere yarışmacı takım ve şampiyonların ortaya çıkmasını da sağlıyor.
Genç ve başarılı sporculara yapılan yatırımların Avrupa futbolundaki yansıması ise UEFA Şampiyonlar Ligi’nde görülüyor. Red Bull, Avrupa futbolunun takımlar seviyesindeki zirve turnuvasında iki takımı ile başarıdan başarıya koşuyor.
Gençliğe büyük destek
Red Bull’un Avrupa’daki futbol yatırımları çok derin bir tarihe sahip olmasa da etkisi çok derin. Red Bull, 2005 yılında Avusturya’da Salzburg Kulübü’nün, 2009 yılında da Almanya 5’inci ligdeki SSV Markranstadt Kulübü’nün satın alınmasıyla birlikte Avrupa futboluna ayak bastı.
Futbolda da farkını gösteren Red Bull, diğer örneklerin aksine ‘al, yetiştir ve sat’ modelini uyguluyor. Kurulan geniş gözlemci ağıyla dünyanın her noktasında keşfedilen genç yetenekler, uygun fiyatlara transfer edilip birer futbol yıldızına dönüştürülüyor.
Red Bull DNA’sına işleyen bu spor gelişim sistemiyle görülmemişi başararak çok kısa bir sürede adından söz ettirmeye başladı. Son 7 yılda Avusturya’da ligi sürekli şampiyon olarak tamamlayan Red Bull Salzburg, UEFA Şampiyonlar Ligi’nde de istikrarlı bir performans gösterdi. Bu başarıların yanı sıra; genç oyuncuların altyapıdan çıkması ve transfer edilmesi üzerine kurulan sistem sayesinde Sadio Mane ve Erling Haaland gibi süper yıldızlar da dünya futboluna kazandırıldı.
Avusturya ekibinin gençler üzerine kurduğu sistemin yıldız adayları; pilot takımı olan FC Liefering ile profesyonel maçlara çıkarak geleceğe hazırlanıyor.
Avusturya 1. Ligi’nde mücadele eden Red Bull Salzburg’un pilot takımı FC Liefering’in kadrosunda yer alan futbolcuların tamamı 21 yaş altı olacak şekilde planlanıyor. Ve sistemini bunun üstüne kuruyor.
Öte yandan 2014 yılında açılan Red Bull Futbol Akademisi sayesinde Red Bull Salzburg, önemli bir futbolcu havuzuna da sahip oldu. Akademi, yaklaşık 12 bin metre kare alan üzerine kurulu tesisi ile çok sayıda ülkeden 200 genç futbolcu adayını geleceğe hazırlıyor. Akademi, 2017 yılından beri Salzburg’un UEFA Gençler Ligi’ni kazanmasını sağlıyor. İlk verimini 2018 yılında almaya başlayan akademi, Avrupa Ligi yarı finalisti olan Avusturya temsilcisi takıma 6 oyuncu verdi.
9 yılda zirveye koştu
Türkiye’ye olduğu gibi tüm Avrupa’ya örnek olacak genç oyuncular üzerine kurulu bu sistemin bir diğer temsilcisi ise RB Leipzig oldu. 7 yıl gibi çok kısa bir sürede, 5. Lig’den Almanya Bundesliga’ya yükselen RB Leipzig, henüz ilk Bundesliga tecrübesinde ligi ikinci sırada tamamlamayı başardı. Sadece 4 yıldır Avrupa sahnesinde olmasına karşın bir UEFA Avrupa Ligi çeyrek finali ve bir UEFA Şampiyonlar Ligi yarı finali görmeyi başaran Alman temsilcisinin yolu, iki kez de Türk takımlarıyla kesişti.
Alman ekip, ilk Devler Ligi tecrübesinde Beşiktaş ile G Grubu’nda eşleşirken bu sezon da Başakşehir ile aynı gruba düştü. Red Bull’un spor yaklaşımının en iyi temsilcisi olan Red Bull Leipzig, başarılara giden yolda Timo Werner ve Naby Keita gibi önemli yıldızların da parlamasını sağladı.
Red Bull Salzburg ve RB Leipzig örnekleri de gösteriyor ki gençlere yatırım yaparken başarılı sonuçlar elde etmek mümkün. Ve Red Bull, kurduğu spor sistemi ve yatırımlarıyla gençlerin sadece keşfedilmesinde değil geliştirilmesinde ve yıldıza dönüşmesinde de rol oynuyor. Böylece Avrupa futboluna örnek olmaya devam ediyor.