Davutoğlu'ndan Dokunulmazlık Açıklaması

Başbakan Ahmet Davutoğlu, milletvekillerinin dokunulmazlıklarıyla ilgili, "İmzalar tamamlandı. Biraz önce de son imzayı bizzat ben attım. İnşallah bugün yarın, milletvekillerimizin teklifi Meclis’e sunulacak. Her şey ayan beyan ortaya çıkacak. Kim dokunulmazlıkların kalkmasından korkuyormuş, kim korkmuyormuş ortaya çıkacak" dedi.
Başbakan Ahmet Davutoğlu, partisinin TBMM’deki Grup Toplantısında konuştu. İslam dünyasının Üç Aylar’ını tebrik eden Başbakan Davutoğlu, "Geleneğimizde üç aylar olarak isimlendirilen Recep, Şaban ve Ramazan ayının ilki olan Recep Ayının başındayız. Regaip Kandili de rahmeti, bereketi ve mağfireti bol üç ayların manevi iklimine girildiğini bize müjdeledi. Aziz milletimizin ve İslam dünyasının üç aylarını tebrik ediyorum. Bu manevi yoğunlukların yaşandığı zamanların kıymetini bilenlerden olabilelim inşallah. Geçtiğimiz hafta Kutlu Doğum Haftası etkinliklerinin açılışını yaptık. Alemlere rahmet Sevgili Peygamberimiz Muhammed Mustafa’ya da selam ve salat olsun. Kutlu Doğum Haftası için seçilen tema çok anlamlıydı. Tevhit ve vahdet. Geçtiğimiz cumartesi akşamı Kutlu Doğumun ilk açılış gününde de ifade ettim. Bizi diğer topluluklardan ayıran en önemli vasıf tevhit ile yola çıkmamız ve vahdetle buluşmamızdır. İnşallah bugünlerde edeceğimiz dualar vesilesiyle ülkemiz bölgemiz ve dünyamız içinde bulunduğu zor şartlardan ferahlığa çıkacaktır. Bu vesileyle üç ayların bütün İslam alemine barış ve huzur getirmesini Cenab-ı Hak’tan niyaz ediyorum" diye konuştu.
"TSK’MIZ ANGAJMAN KURALLARI ÇERÇEVESİNDE ANINDA KARŞILIK VERDİ VE DAEŞ TERÖR ÖRGÜTÜNE AİT MEVZİLERİ VURDU"
Başbakan Davutoğlu, Kilis’e Suriye tarafından atılan roket mermilerinin düşmesine ilişkin ise şöyle konuştu:
"Dün ve bugün kendi nüfusundan fazla Suriyeli muhaciri misafir eden ensar şehir, destanlar yazan şehir Kilis’e DAEŞ terör örgütüne ait roket mermileri düştü. 21 vatandaşımız yaralandı. Bu sabah buraya gelirken, hem Kilis Valimiz, Kilis Belediye Başkanımız, Genel Kurmay Başkanımız ve ilgili yetkililerle konuştum. TSK’mız angajman kuralları çerçevesinde anında karşılık verdi ve DEAŞ terör örgütüne ait mevzileri vurdu. Yaralılarımıza acil şifalar dilerken, Kilis halkına da geçmiş olsun diyorum. Milletimiz ve Kilis’teki vatandaşlarımız emin olsun ülkemizin savunması ve milletimizin emniyet ve huzuru için her türlü önlem ve tedbiri alıyoruz. Gerektiğinde her türlü adımı atmaya da hazırız. Böyle kritik günlerde bu destansı mücadeleyi veren Kilis halkını provokatif amaçlarla tahrik etmeye çalışanlara da milli birlik ve beraberlik içinde davranmaları gerektiğini hatırlatıyorum. İnşallah bu zor günler yakında bitecek geriye Kilis halkının destansı fedakarlığı kalacak. Türkiye bir yandan DEAŞ terör örgütünün saldırısına uğrarken, eş zamanlı olarak PKK terör örgütünün kalleş saldırılarına da hedef olmaya devam ediyor. Dün biz Şanlıurfa’da gençlerimiz ile geleceğimizi konuşurken terör örgütü gencecik askerlerimize kıymak için Diyarbakır Hani ilçesindeki karakola saldırdı. Bombalı araçlarla gerçekleştirilen saldırıda iki kahraman askerimiz şehit olurken asker ve sivillerden 52 vatandaşımız yaralandı. Şehitlerimize Allah’tan rahmet, yaralılarımıza şifa, ailelerine başsağlığı diliyorum. Bakın bu caniler yakıt tankerine bomba koyuyor, sonra ilçe jandarma karakolunun önüne geliyor ve bu tankeri patlatıyorlar korkakça, alçakça, kalleşçe bir eylem. Hani birilerinin yerlere çöp atmıyor dedikleri teröristler var ya, hani 7 Haziran öncesi saz çaldırıp türkü söylettikleri çocuk katilleri var ya işte bu teröristler köşeye sıkıştıkça daha da alçaklaşıyorlar ve haince tuzaklar kurmaya kalkıyorlar. Kahraman askerlerimiz karşısında hiçbir mevcudiyet göstermeyenlerin bu şekilde kalleşçe tuzakların arkasına saklanmaları dahi ne kadar zayıf, zaaf içinde olduklarını ortaya koyuyorlar. Başta bölgede yaşayan sivil vatandaşlarımız olmak üzere herkes şunu bir kez daha gördü, bunlar vahşi birer katil. Hak ettiklerini onlara yaşatacağız. Bu katillerin bu teröristlerin hepsi şehirlerimizden ve dağlarımızdan mutlak anlamda temizlenecek."
"BİRAZ ÖNCE DE SON İMZAYI BİZZAT BEN ATTIM"
Milletvekillerinin dokunulmazlıklarıyla ilgili konuşan Davutoğlu, "Ayrıca milletimizin vicdanında derin bir yara olan teröre ve teröristlere destek veren sözde milletvekillerinin dokunulmazlıklarıyla ilgili süreç için geçen hafta anayasa değişiklik teklifimizi imzaya açmıştık. İmzalar tamamlandı. Biraz önce de son imzayı bizzat ben attım. İnşallah bugün yarın, milletvekillerimizin teklifi Meclis’e sunulacak. Her şey ayan beyan ortaya çıkacak. Kim dokunulmazlıkların kalkmasından korkuyormuş, kim korkmuyormuş ortaya çıkacak. Kim teröristleri destekleyen milletvekillerini bu Meclis’te barındırıyormuş, kim barındırmıyormuş onlar ortaya çıkacak. Her şey milletimiz tarafından görülecek. Çok hızlı bir şekilde konuyu görüşeceğiz. Muhalefete çağrım, tek seferde ve tek oturumda çok hızlı bir şekilde yargı yolunu açan ve yargıya izin veren bu teklife destek olmalarıdır. Biz de milletimizde bu süreçte takınacakları tutumu izleyeceğiz. Tarihe herkes bu anayasa değişikliğiyle ilgili takındığı tutumla geçecek. Kimse ilerde bugün pişman olacağı adımı atmasın. Eğer korktukları çekindikleri bir şey yoksa işte meydan, işte Genel Kurul. Aylarca yıllarca ’AK Parti dokunulmazlıkların kaldırılmasından çekiniyor’ diye propaganda yaptıktan sonra şimdi bakalım nasıl oy kullanacaklar. Ayrıca diğer bir muhalefet partisi teröristleri destekleyenleri Meclis’ten çıkaralım çağrısında bulunurken bakalım şimdi nasıl oy kullanacaklar. Hepsini göreceğiz. Bilsinler ki AK Parti’nin alnı da, vicdanı da, geleceği de ak olacak. Hesap vermekten korkanlar bu Meclis’teki teklifimize nasıl cevap verecekler" değerlendirmesinde bulundu.
"KUR’AN SESİ İNŞALLAH AYASOFYA’NIN KUBBELERİNDEN HİÇBİR ZAMAN EKSİK OLMASIN"
"Geçtiğimiz hafta Ayasofya’da Hazreti Peygamber aşkına kalemin kağıda en güzel şekilde dokunuşuyla yazılmış eserlerin bulunduğu, ’Aşk-ı Nebi’ Sergisini açtık" diyen Davutoğlu, "Kelam, kalem ve kemal hak ile buluştu. Rabbime şükürler olsun ki Ayasofya’da 80 küsür yıl içinde okunan ikinci Kur’an-ı Kerim tilavetini dinleme bahtiyarlığına da vardık. Kur’an sesi inşallah Ayasofya’nın kubbelerinden hiçbir zaman eksik olmasın" ifadelerini kullandı.
"MİMAR SİNAN’IN BİZE BIRAKTIĞI BÜYÜK MİRASIN TAKİPÇİLERİ O MİRASIN KORUYUCULARIYIZ"
Geçen hafta Mimar Sinan’ı da andıklarını anlatan Davutoğlu, "Medeniyetimizin başşehri İstanbul’da İstanbul’un mühür taşlarından Süleymaniye Külliyesi’nde Kanuni Sultan Süleyman Hanın Sermimaran-ı Cihanı Mimar Sinan’ın huzurunda bulunduk. Burada hem dikey mimari yerine yatay mimariye geçme konusundaki hassasiyetimizi vurguladık hem de 1930’ların kafatasçı politikalarından mağdur olan büyük mimarımızın vücut bütünlüğünün sağlanması kaybedilen kafatasının bulunarak türbesine geri konulması yönünde inceleme başlattık. Bilinsin ki Mimar Sinan’ın bize bıraktığı büyük mirasın takipçileri o mirasın koruyucularıyız. 1930’larda ırkçı bir anlayış ile Mimar Sinan’ın kafatasını incelemek üzere mübarek bedeninden ayıranları da bir kez daha telin ediyor inşallah bu konuda gerekli her türlü adımı atacağımızı ilan ediyorum" şeklinde konuştu.

Kaynak: IHA-YEREL