Dünya Çölleşme Ve Kuraklıkla Mücadele Günü’Nde Anlamlı Çağrı

17 Haziran’da kutlanan Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü nedeniyle tüm Türkiye’ye “Toprağımızı korumak için araziye uygun ekim yapılmalı” çağrısında bulunuldu.

Türkiye’nin toprak varlığını korumak için birçok proje üreten bir bulgur üretim firması Yönetim Kurulu Başkanı Emin Duru, 17 Haziran’da kutlanan Dünya Çölleşme ve Kuraklıkla Mücadele Günü nedeniyle tüm Türkiye’ye “Toprağımızı korumak için araziye uygun ekim yapılmalı” çağrısında bulundu. Türkiye topraklarını çölleşme tehlikesinden korumak için kıraç arazi yapısına uygun buğday yetiştirmenin önemine işaret eden Yönetim Kurulu Başkanı Emin Duru, “Türkiye’de çölleşme sahalarının oluşumuna sebep olarak; toprak erozyonunu, yarı kurak iklim şartlarının etkili olduğu alanlarda hatalı arazi kullanımını ve hatalı tarım uygulamalarını, yanlış sulama teknikleri sonucu tuzlanmayı, bitkilerin yetişmesini engelleyen tuzlu, jipsli ve aşırı alkali reaksiyon gösteren ana materyalleri, ormansızlaşmayı, aşırı otlatmayı ve üst toprağın kirlenmesini sayabiliriz. Ayrıca çiftçilerin aşırı sulama, ürün yetiştirme şekli, anız yakma gibi yanlış tarım uygulamalarının da toprağın yapısal ve fiziki kimyasal özelliklerine zarar verdiğini unutmamalıyız. Bütün bu nedenler göz önünde bulundurulduğunda kurak arazi yapısına, kıraç arazilere uygun ürünler yetiştirilmesi zorunlu hale geliyor. Ayrıca anız yakma konusu da önemli. Birçok önleme ve cezai yaptırımlara rağmen dünyada her yıl 12 milyon hektar verimli toprak yani 20 milyon ton tahıl üretilecek alan anız yakma nedeniyle yok oluyor. Eğer sürdürülebilir bir tarım hedefliyorsak tarım yapılan arazilerde telafi edilemez değişiklikleri önlemeliyiz. Ekilebilir alanlarımızı daha iyi değerlendirmek ve besin değeri yüksek daha fazla ürün elde etmek zorundayız” dedi.

"Yerli buğday koruma altına alındı"
Türkiye’nin kıraç arazilerinde daha yüksek verimli ve hastalıklara dayanıklı buğday türü üretimi için bir proje yürüten Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi ile proje yürüttüklerini ve Anadolu’da yüzlerce yıldır ekilen yerli buğday çeşitlerini koruma altına aldıklarını belirten Emin Duru, “Türkiye’nin kıraç arazilerinde daha yüksek verimli ve hastalıklara dayanıklı buğday türü üretimi için önemli bir proje Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi ile işbirliğinde yürütülerek Anadolu’da
yüzlerce yıldır ekilen fakat sertifikalı olmadığı için son yıllarda ekiminden vazgeçilen yerli buğday çeşitlerini koruma altına aldı. Proje kapsamında sera ortamında yılda 4-6 kez üretim yapılabilen onlarca çeşit buğday türü elde edildi. Bu türler arasından seçilen en iyi örneklerin sertifikalı buğday olarak üreticiye verilmesi planlanıyor. Proje ile Anadolu’da yüzlerce yıldır ekilen son yıllarda ekiminden vazgeçilen birçok yerli buğday çeşidi tedarik edilerek koruma altına alındı. Ülkemizin önemli zenginliklerinden olan buğdayın genetik kaynakları muhafaza edilmiş oldu” diye konuştu.

Proje kapsamında sera ortamında yılda 4-6 kez üretim yapılabilen onlarca çeşit buğday türü elde edildi. Bu türler arasından seçilen en iyi örneklerin sertifikalı buğday olarak üreticiye verilmesi planlanıyor.