Fenerbahçe Teknik Direktörü Erol Bulut, Tepkilerinden Çekinmediğini Söylerken, 11 Maçta 23 Puana Kimsenin Hayır Diyemeyeceğini İfade Etti.
Fenerbahçe Teknik Direktörü Erol Bulut, tepkilerinden çekinmediğini söylerken, 11 maçta 23 puana kimsenin hayır diyemeyeceğini ifade etti. Futbolcularını hiç bir zaman baskı altına sokturmayacağını dile getiren genç teknik adam, takımı bozmaya çalışanlara da izin vermeyeceklerini söyledi.
Samandıra Can Bartu Tesisleri’nde gerçekleştirilen antrenmanın ardından basın mensuplarıyla bir araya gelen Fenerbahçe Teknik Direktörü Erol Bulut, sahada en iyi performansı gösterecek futbolcuya formayı vermeye çalıştığını belirtti. Futbolun sürekli değiştiğinin altını çizen genç teknik direktör, "Allah’tan başka kimseden korkumuz yok. Kaliteli, büyük takımda oynamış futbolcularımız olabilir ama futbol sürekli değişiyor. 10 sene önce farklı çalışmalar yapmış olabilirler ama ben hiçbir zaman bu futbolcunun ismi var ve oynaması gerekiyor demedim. Sahada en iyi performansı verecek, Fenerbahçe’ye 3 puanı getirecek kimse o oynayacak" ifadelerini kullandı.
Kendisi için bu sezonun önemli olduğunu anlatan 45 yaşındaki teknik adam, kimsenin, kendisi üzerinde baskı kuramayacağını vurguladı. ’Kendi baskımı kendim yapıyorum’ ifadesine yer veren Bulut, "Baskı her yerde vardır. Ben kendi baskımı kendim yapıyorum, kimsenin yapmasına gerek yok. Gittiğim her kulüpte hedeflerim oldu, o da bana bir baskı. Bu Malatya’da da öyleydi, Alanya’da da öyleydi" değerlendirmesinde bulundu.
"Biraz daha zaman lazım"
Bir hafta göklere çıkartılıp diğer hafta yerin dibine sokulduklarını hatırlatan Bulut, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Biz en yukarı çıksak da çizgimizi bozmadık ve aynı çizgide devam ettik. Takımımız henüz yüzde yüze gelmedi ama amacımız o ve oraya doğru yaklaşıyoruz. Pandemi dolayısıyla 2-3 oyuncu aramızdan ayrılabiliyor, hastalıklar, sakatlıklar oluyor. Sezon başından beri stoperde farklı tandemleri kullanmak zorunda kaldık. Bazı maçlarda istediğimiz gibi olmadı. İki bekimiz birden sakatlandı, Gökhan sakat sakat oynadı. Orada sıkıntı yaşadık. Yavaş yavaş istediğimiz noktaya geliyoruz. Bazı arkadaşlarımızın performansında dalgalanmalar oldu. Bu da takımın ahengini bazen bozabiliyor. Biraz daha zaman lazım."
"Sezon başında 11 maçta 23 puana kimse hayır demezdi"
Erol Bulut, ligde geride kalan haftalar itibarıyla iyi bir durumda olduklarını belirtti. Sonuçlandırmada sorun yaşamamış olmaları durumunda 4-5 puan daha fazla toplamış olabileceklerini de vurgulayan Bulut, "Şu anda 23 puandayız. Sezon başında sorsalar 11 maçta 23 puana kimse hayır demezdi. Benim düşüncem takım henüz yeni. Takım bu kadar yeni olmasa 3-4 puan daha fazla alabilirdik. Yine de kötü bir durumda değiliz, iyi bir durumda olduğumuzu düşünüyorum. Samatta ve Ademi sakatlandı, Cisse geç geldi. Bunların tamamını hesapladığınız zaman şu an iyi bir yerdeyiz" diye konuştu.
Deneyimli teknik adam, ideal 11’i kafalarında neredeyse oturttuklarını da vurguladı. Takım içerisinde 3-4 kişilik değişikliklerin şartlar sebebiyle sürekli olacağını da aktaran Bulut, devre arası transferde ekonomik şartlara bağlı olarak küçük değişikliklerin yaşanabileceğini de kaydetti. Fenerbahçe’nin 11 kişiyle sahaya çıktığı sürece bahaneye sığınamayacağını da anlatan Erol Bulut, "Valencia geçen maçta hiçbir şey yokken 1. derece yırtıktan sakatlandı. Biz bahane aramayız, 11 kişi sahaya sürebiliyorsak sorun yoktur. Denizli’de 8 kişi eksiktik kimse bir şey demedi. Gerçek fotoğrafı görmek istemeyen çok insan var" şeklinde görüş belirtti.
"Futbolcularımı baskı altına sokturtmam"
Erol Bulut, sarı-lacivertli oyuncular üzerinde baskı oluşturulmaya çalışıldığını söyledi. Bu duruma izin vermeyeceğinin net bir şekilde belirten Bulut, "Sezon başından itibaren futbolcularımıza baskı oluşturma çabası var. ’Müthiş takım kurmuşlar, 20 puan fark olur’ gibi söylemler var. Bunu kasten yapıyorlar. Biz bu söylemlerin dikkate alınmaması gerektiğini ilk günden itibaren söylüyoruz ve cevabımızı sahada vermeye devam edeceğiz. Bu kurgularla Futbolcularımı baskı altına sokturtmam" ifadelerini kullandı.
"Fenerbahçe’nin sistemi yok diyorlar, bunu söyleyenler futbolu ne kadar biliyor diye sormak lazım"
Denizlispor karşısında 2-0’ı koruma psikolojisiyle geri çekildiklerini ve bunun daha önceki haftalarda yaşanan savunma zafiyetinden kaynaklandığını dile getiren deneyimli teknik adam, geçen sürede kalelerinde fazladan 4-5 gol gördüklerinin altını çizdi. Defans hattı üzerinde çalıştıklarını ve savunmanın düzelmesi durumunda bunun hücuma da yansıyacağını aktaran Bulut, şunları aktardı:
"Fenerbahçe’nin sistemi yok diyorlar. Bunu söyleyenler futbolu ne kadar biliyor diye sormak lazım. Biz gözümüzü kapatıp, 11 seçiyoruz. Çıkın istediğiniz gibi oynayın diyoruz. Bu takım o yüzden 22 gol attı. Biz hiçbir şey çalışmıyoruz, futbol zaten böyle bir şey. Avrupa’daki maçları o arkadaşlarımız bir izlesinler, oradaki planı bize anlatsınlar. Bana orada da plan yok diyecekler. Hangi açıdan baktığın önemli. Benim her zaman planım vardır. Hatta tek değil, 3-4 planım vardır."
"Takımı bozmaya çalışanlara izin vermeyeceğiz"
Genç teknik adam, kamuoyunda takımı yıpratmaya çalışanlara izin vermeyeceklerini ifade etti. Sadece duran toplardan gol attıkları algısını oluşturmaya çalışanlara sitem eden Bulut, "Benim tüm takımlarımda bunlar çalışılır. Bu takıma kimse o şekilde zarar veremeyecek. Takımı bozmaya çalışıyorlar ama biz buna izin vermeyeceğiz. Her hocanın bir felsefesi var. Ülkemize kimler geldi de hiçbir şey yapamadan gitti. Bir sene önce İngiltere şampiyonu olan teknik adamı burada gönderdiler, onun da mı felsefesi yoktu ? Burada çok kötü hoca mı oldu ? Manchester City ile şampiyon olan hoca Galatasaray’dan gönderilmedi mi? Aragones bile burada başarılı olamadı" diye konuştu.
Takımın hem kısa hem de uzun pas oynaması gerektiğini de anlatan Bulut, "Zaman zaman defansın arkasına top atmak da iyidir. Mesela bizim ülkemizde toplam koşu mesafesi çok konuşuluyor ama bu önemli değil. Önemli olan sprint ve yüksek şiddetli koşuyu kaç tane yaptığın. Almanya’da maç başı 220 sprint yapılıyor. Ülkemizde ise bunun yarısı. Bizim futbol tempomuz eksik. Oyun içinde her şeyin bir arada olması gerekiyor" değerlendirmesinde bulundu.
"Önde baskılı oyunu severim"
Çalıştırdığı her takımda önde baskılı oyunu oynatmaya çalıştığını, bunun için sürekli çalışmaları gerektiğini de anlatan Bulut, "Ben genelde önde baskılı oyunu severim, bunu oynatırım. Şu anda istediğimiz gibi olmuyor çünkü çok fazla yeni futbolcu var. Bu bizim eksiğimiz ama onun üzerine her gün çalışıyoruz. Geriden oyun kurmak, kanatları ve merkezi kullanarak pozisyona girmek amacındayız. Çalıştığımız pozisyonlardan bulduğumuz çok fazla pozisyon var. Bunların videolarını çıkarabilirim" diye konuştu
"Caner’in ortasında Mert Hakan’ın ayak uzattığı top gol olsa o maçı kazanmıştık"
Kadıköy’de 4-3 kaybettikleri Beşiktaş maçında savunmada Lemos’u tercih etmesini oyun kurma yeteneği sebebiyle yaptığını açıklayan Bulut, şunları kaydetti:
"Cisse’nin oyundan çıkmasını şöyle anlatayım. Cisse duran toptan gol attı ama ayağına gelen topları rakibe kaptırdı. Benim oyun felsefeme orada uymadı, bizim topu önde tutmamız gerekiyordu ve top sürekli duvara çarpıp geri geldi. Cisse o maçta istediğimizi yapamadı. Lemos önceki maçlarda oldukça iyiydi. O maçta da hava topları ve oyun kurması açısından önemliydi ama orada bireysel hatayı çok yaptık. 2. bölgedeki bireysel hatalarımız oyunumuzu kırdı. Caner’in ortasında Mert Hakan’ın ayak uzattığı top gol olsa o maçı kazanmıştık ama sonuçta önemli olan sonuçlandırmak."
"Bazı şeyleri daha hızlı aşabileceğimi düşünmüştüm"
Erol Bulut, takımın yeni oluşmasından kaynaklanan sorunları beklenilenden hızlı halletmeye çalıştığını belirtti. Yeni gelen oyuncuların kendisine ’Hocam bunlar normalde 5-6 ayda oluyor sen kendini sıkma’ dediğini de aktaran Bulut, "Bazı şeyleri daha hızlı aşabileceğimi düşünmüştüm. Transferlerin farklı zamanlarda gelmesi, 4 haftalık hazırlık periyodu sıkıntı oluşturdu. Diğer takımların geçen senelerden oturmuş kadroları vardı. Biz de ise geçen seneden 3 kişi oynuyor kalan hepsi yeni. Ben bunları 1-2 ayda düzeltmeye çalıştım ama tam istediğim gibi olmadı" ifadelerini kullandı.
"Beşiktaş maçında rakibimizin her vurduğu gol oldu"
Genç teknik adam, Ozan Tufan’da orta sahanın her bölgesinde oynayacak kalite bulunduğunu ve takımın şu anki en büyük sıkıntısının bitiricilik olduğunu dile getirerek, şunları aktardı:
"Beşiktaş maçında rakibimizin her vurduğu gol oldu. Bizim vurduklarımız da gol olsa maç 6-4 biterdi. Futbol bu, değerlendiremediğiniz zaman rakip değerlendirdiğinde daha çok çaba sarf etmeniz gerekiyor. Trabzon maçında 1-0’dan geri döndük ve 3-1 kazandık, kolay değil. Planı olmayan teknik adam o maçı nasıl çevirecek ? 20 sene top oynadım birisi bana anlatsın. Eksiklerimiz elbette vardır ama doğru seçimi yapmaya çalışıyoruz. Bütün haftalık antrenman performansı ve maçlara bakıp her şeyi birleştiriyoruz."
Samatta’nın kariyeri boyunca sadece santrfor oynadığını ama kendilerinin oyuncunun kanat yeteneklerini de keşfettiklerini anlatan Bulut, futbolcusuyla bireysel antrenmanlar yaptıklarının da altını çizdi. Mbwana Samatta’yı Sivas Belediyespor maçında oyundan almasını büyük bir şans olarak niteleyen Bulut, "Oyuncumuz maçtan çıkardık diye şimdi bize dua ediyor. Çıkarmasak çapraz bağı kopacaktı. Sakatlığını anlamadı bile. Biz o maçta oynatıp sonraki Beşiktaş maçında değerlendirmek istiyorduk. Allah’tan erken çıkarmışız, yoksa 7-8 ay aramızda olmayacaktı" ifadelerini kullandı.
"Gol yemek stoperlerle alakalı değil"
Hem takım savunması, hem de stoper tandeminin uyumunun gol yeme konusunda önemini vurgulayan Erol Bulut, "Gol yeme sorunu stoperlerle alakalı değil. Takım savunması çok önemli. İkilinin güçlenmesi takım savunmasından önemli olsa da bu yetmiyor. Önde savunmanızı iyi yapamazsanız arkada dünyanın en iyi stoperleri olsa da tutturamazsınız. Savunmaya her zaman başta önem verdim çünkü futbolcu kaliten her zaman gol atar ama savunma yapamazsan sorun olur" değerlendirmesinde bulundu.
Sosa’nın çok kaliteli bir oyuncu olduğunu da hatırlatan Bulut, tecrübeli futbolcunun sezon başında yaşadığı şanssızlıklar sebebiyle geri kaldığını belirtti. Arjantinli futbolcunun 1-2 hafta içerisinde formuna kavuşacağını düşündüklerini dile getiren deneyimli çalıştırıcı, rakiplerin Fenerbahçe’ye karşı daha kapalı ve farklı oynadığını da söyledi.
"Ben onlara hiçbir zaman girmeyeceğim, benim işim sahada"
Fenerbahçe için en iyisini yapmaya çalıştıklarını ve şu anki durumlarının iyiye gittiğini aktaran Bulut, bir gazetecinin, ’Türkiye’de teknik adamlar önlerindeki maçtan ayrı olarak bir sonraki haftanın maçını da düşünüp hakemler üzerinde baskı oluşturuyor. Siz bu konuda biraz naif mi kalıyorsunuz ?’ sorusuna, "Türkiye’de o şablon nasıl bir şablonsa ben çözemedim. Bunu nereden aldılar bilmiyorum. Ben onlara hiçbir zaman girmeyeceğim, benim işim sahada. Ben sadece ona konsantre oluyorum. Onlarla uğraşan bir ekibimiz olacak, cevabı verecek kişiler onlar" diye cevap verdi.
"Perotti’nin 1-2 haftası daha var"
Enner Valencia sakatlandığından beri kanatta biraz aksama yaşadıklarının farkında olduğunu söyleyen Bulut, sözlerini şöyle tamamladı:
"Valencia için de eleştiriler yapılıyordu. Valencia olmayınca driplingde sorun yaşıyoruz. Ferdi şu anda bu işi iyi yapıyor umarım devam eder. Sinan da inşallah en iyi şekilde döner. Kanatta zaman zaman daha iyi olabilirdik. Kanatta orta yapmak zorunlu değil. Perotti’nin 1-2 haftası daha var. Alt arka adelesinde sorun oldu. Pelkas 10 numarada oynadı ama düşündüğümüz o ara pası veren forvet arkası gibi değil. 2. forvet tarzında, gole yakın bir oyuncu. Gol atabilecek kabiliyeti var. Milli takımda kanatta oynuyor. Onun hızından, driplinginden verim almak istiyoruz. Daha çok kanatta kullanacağız gibi görünüyor, o da kafasına endekslemesi lazım. Pelkas’tan çok memnunum, taktik gereği erken değiştirdik. Pelkas’ta süre arttıkça top kayıpları fazla oldu ondan dolayı çıkardım. Toptan daha çabuk kurtulması lazım. Defansı hırpalıyor, koşuları daha fazla yapması lazım. Sadece topu ayağına istememesi lazım."