THY Yönetim Kurulu Başkanı ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, Uzak Doğu uçuşlarının yanında risk grubunda görülen toplamda 26 ülkeden gelecek uçaklarda da dezenfekte çalışmalarının başladığını belirtti. Aycı, "Korona virüs konusunda da farklı senaryolar üzerinde çalıştık, çalışmaya devam ediyoruz. Sürekli de güncelliyoruz, uçakları etkisi kanıtlanmış bilimsel yöntemlerle dezenfekte ediyoruz sonra sefere alıyoruz" dedi.
Türk Hava Yolları’nın 2019 genel değerlendirme toplantısı Yeşilköy’deki THY Genel Müdürlük Binası’nda yapıldı. Toplantıya THY Yönetim Kurulu Başkanı ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, THY Mali İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Murat Şeker, THY İnsan Kaynaklarından Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Abdülkerim Çay, THY Ticari İşlerden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı M. Akif Konar, THY Kurumsal Gelişim ve Bilgi Teknolojilerinden Sorumlu Genel Müdür Yardımcısı Ali Serdar Yakut, TGS Genel Müdürü Nurzat Erkal, THY Özel Büro Başkanı Kemal H. Öztürk, THY Bölgesel Uçuşlar Başkanı Şamil Karakaş, THY Basın Müşaviri Yahya Üstün katıldı. Toplantıda konuşan Aycı, 2019 yılına ilişkin verileri paylaştı. Aycı, korona virüse yönelik sektörün birçok temsilcisinden önce harekete geçtiklerini ifade ederek farklı senaryolar üzerinde de çalışmaya devam ettiklerini belirtti.
“24 uçağımızı yere indirmek zorunda kaldığımız bir döneme şahitlik ettik”
Toplantıya şehit askerler için baş sağlığı ve yaralı askerler için acil şifalar dilediğini ifade ederek başlayan THY Yönetim Kurulu Başkanı ve İcra Komitesi Başkanı İlker Aycı, “Hain saldırılar sonucunda şehit olan Mehmetçiklerimizi saygıyla anıyorum. Aileleri bayrakları bizlere emanettir. Bayrak taşıma sorumluluğunda bir şirket olarak THY ailesi şehitlerimizin mücadelesini kahramanlığını en iyi bilen şirketlerin başında gelmektedir. Dünyanın 127 ülkesinde Türk kültürüyle uçuş düzenleyen hava yolu olarak her geçen gün başarı çıtamızı da yükseltmeye devam ediyoruz. 737 Max’in en büyük müşterilerinden biri olan şirketimizin, 24 uçağımızı maalesef operasyonlarımızda kullanamayarak yere indirmek zorunda kaldığımız bir döneme hep birlikte şahitlik ettik. Airbus programında yaşanan gecikmelerden dolayı teslimatların zamanında yapılamaması bizim programımızda bir miktar daha geriye düşürmüştü. Bu tip konular bizim de elbette belli başlı yurt içi ve yurt dışında bazı noktalarda hiç istemediğimiz şekilde frekanslarımızı azaltmak zorunda kalmamıza da sebebiyet vermiştir” ifadelerini kullandı.
“Korona virüs konusunda da farklı senaryolar üzerinde çalıştık”
Korona virüse yönelik sektörün birçok temsilcisinden çok daha hızlı harekete geçtiklerini ifade eden Aycı, “Özellikle şubat ayının ortasından itibaren korona virüsü hadisesinin bütün dünyada etkili olduğu bir sürece girdik. Bölgesel bir kriz olmaktan çıkıp globalleşen, ölümlere sebebiyet vermesi değil aynı zamanda havacılığın da bağışıklık sistemini etkisiz hale getirebilecek bir biçimde dünyada şu anda etkili olan bir virüsle karşı karşıya olduğumuzu da ifade etmek isterim. Muhtemeldir ki dünya üzerinde son 4-5 yıldır THY kadar olumsuzluklarla mücadele etmek zorunda kalmış bir hava yolu daha yoktur. Küresel bir virüs vakasıyla karşı karşıyayız. Korona virüs konusunda da farklı senaryolar üzerinde çalıştık, çalışmaya devam ediyoruz. Sürekli de güncelliyoruz. Bu kapsamda Çin, İran, İtalya, Güney Kore, Irak ve Nahçivan’a düzenlediğimiz seferleri iptal ettik” diye konuştu.
“Bilimsel yöntemlerle dezenfekte ediyoruz ondan sonra sefere alıyoruz”
Aycı, risk grubu ülkelere giden uçaklarda büyük bir dezenfekte çalışması yapıldığını belirterek, “Risk grubu olarak ilan edilen ülkeler konusundaki buralara seyahat eden uçaklarımızı da etkisi kanıtlanmış bilimsel yöntemlerle dezenfekte ediyoruz temizliğini tam olarak yapıyor ondan sonra sefere alıyoruz. Misafirlerimize endişesiz olarak seyahat ortamı sunmaya devam ettiğimizi de burada ifade etmek isterim. Bu süreçte özellikle çok yakın bir mesaide bulunduğumuz başta Sağlık Bakanımız Fahrettin Koca ve ekibi olmak üzere teşekkürlerimizi sunuyoruz. Bugün sadece Asya, Çin değil Avrupa’da başta İtalya olmak üzere bundan çok ciddi bir sıkıntı içinde. Ülkemize bulaşmaması için bir dizi tedbirleri çok etkin ve zamanında yine söylüyorum ki sektörümüzdeki pek çok ülke ve hava yolu şirketinden önce adım atarak bu krizin ülkemize bulaşmaması adına çok önemli adımları attık. Krizin başlangıcından bu güne pilotlarımız, kabin memurlarımız, teknisyenlerimiz ve her kademe bize hizmet sunan arkadaşlarımla birlikte bu krizin yönetilmesinde çok büyük bir emek ve özveri gösterdiler. Dileriz bu konuda bir ilaç bir aşı bir an önce geliştirilir” şeklinde konuştu.
“FAVKÖK değerimiz 2019 yılında 3.1 milyar oldu”
Tasarruf çalışmalarının önemli kazanımlar sağladığına dikkat çeken Aycı, “Birim maliyetlerdeki yüzde 4.9’luk artışa rağmen yakıt hariç maliyet artışında meydana gelen 2019 revize bütçesinde de belirttiğimiz gibi belirtilen aralıkta yüzde 7.4 artışa rağmen THY, sektöründe en güçlü maliyet disiplinine sahip olan yerini korumaya devam etmiştir. FAVKÖK (Faiz, vergi, amortisman ve kira öncesi kar) değerimiz 2019 yılında 3.1 milyar oldu. FAVKÖK marjımıza baktığımız zaman özellikle 2019 yılı revize bütçe hedefimizin dahi üzerine çıkarak yüzde 23,5’a ulaştık. Böyle bir yılda böyle bir başarıyı sağlamış olmak ender görülen başarılı performanslardan biri olarak havacılık tarihine de geçmiştir. Yurt içi yolcuda bir miktar azalış da yaşadık. Yaklaşık yüzde 7’lerde bir azalış yaşamış olduk. Doluluk oranlarımız 2019’da yüzde 81’lerde gerçekleşerek bir önceki yıla çok yakın bir rakamda bunu bitirmiş olduk. Yurt içi doluluğu yüzde 86.2’ye ulaştırdık yurt dışı doluluklarımızı da yüzde 81’lerde tutmayı başardık. Dünyada kargo pazarında en hızlı artış gösterebilen şirketlerin başında geliyoruz” dedi.