İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı, geçen haftalarda "paralel yapı" tarafından dinlenildiğini iddia eden yaklaşık 50 kişinin şikayeti üzerine soruşturma başlattı.
Bu kapsamda 19'u İzmir'de, diğerleri İstanbul ve Yalova'nın da aralarında bulunduğu 13 ilde toplam 32 kişi hakkında yakalama kararı çıkartıldı. Sabaha karşı söz konusu adreslere eş zamanlı operasyon düzenleyen ekipler, şu ana kadar 20 kişiyi gözaltına aldı.
Şüpheliler arasında İzmir'de şube müdürüyken tayin olduğu şehirde emniyet müdürlüğüne terfi eden 1 kişinin de olduğu belirtildi.
SADECE 'DİNLEME' ŞİKAYETİ
Operasyonun, bu aşamada, "Liman" ve "Askeri bilgi belge bulundurma" davasıyla ilgili olmadığı, sadece dinlenilen kişilerin şikayeti üzerine başlatıldığı öğrenildi.
Öte yandan İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı'ndan yapılan açıklamada, 2010-2013 yıllarında İzmir Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube Müdürlüğünde görevli olan bir kısım personel tarafından, kamu kurumlarında görevli bazı memurların farklı isim ile meslek grupları adı altında ve asılsız suç isnatları ile yasaya aykırı olarak usulsüz dinlendiklerinin denetimlerde tespit edilmesi üzerine konunun cumhuriyet başsavcılığına iletildiği belirtildi.
HABERLER İHBAR KABUL EDİLDİ
Aynı yönde ulusal medyada çıkan haberlerin de ihbar kabul edildiğinin ifade edildiği açıklamada, şöyle denildi:
"Cumhuriyet başsavcılığımızca başlatılan soruşturma kapsamında, toplanan delillere göre haklarında yeterli şüpheye ulaşılan aralarında rütbelilerinde bulunduğu ve bir kısmı değişik illerde görev yapmakta olan 32 emniyet personeline yönelik olarak 19 Ağustos 2014 tarihi itibariyle gözaltına alınma talimatı verilmiş olup konuya ilişkin soruşturma devam etmektedir."
AVUKATLARDAN AÇIKLAMA
Gözaltına alınan emniyet mensupları, sağlık kontrolü için hastanelere götürüldükten sonra İzmir Emniyet Müdürlüğünün Bozyaka'daki hizmet binasına getirilmeye başlandı.
Bu arada gözaltında bulunan şüphelilerden biri, çekim yapan gazetecilere seslenerek, "İzmir'e uyuşturucu girmesin diye günlerce sokaklarda yattık" dedi.
Avukat İsmail Hakkı Küçük, Basmane'deki Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü önünde bekleyen gazetecilere yaptığı açıklamada, Erzurum'da gözaltına alınan komiser Remzi Burcu ve Muş'ta gözaltına alınan komiser Edip Çakmak'ın avukatı olduğunu söyledi.
Muş'ta görev yapan müvekkilinin tatil yapmak üzere geldiği Aydın Ortaklar ilçesinde gözaltına alındığını, Erzurum'daki müvekkilinin uçakla İzmir'e getirildiğini anlatan Küçük, şunları kaydetti:
"İzmir İstihbarat Şube Müdürlüğünde görev yaptıkları döneme ilişkin suçlamalar var. Müvekkillerim suç işlemek amacıya örgüt kurmak, örgüte üye olmak ve evrakta sahtecilikle suçlanıyor. Gözaltı evrağında bu suçlamaları gördüm. Müvekkilim yaptıklarının tamamen yasal çerçevede yapılan kamu görevi olduğunu, suç olarak addedilmesinin hukuksuz ve keyfi olduğunu söylüyor. Yaptıkları çalışmaların tamamen hakim kararıyla olduğu, önleme dinlemesi olduğu, terör örgütlerine yönelik çalışmalar olduğu, bir çok uyuşturucu yakaladıklarını, canla başla görevlerini yaptıkları, karşılığının bu olmasına çok üzüldüklerini söylüyor. Bu operasyonun kendilerini yıpratmak sindirmek amaçlı olduğunu söylüyorlar."
Bir gazetecinin, "Liman Operasyonu" ile ilgisi var mı sorusu üzerine Küçük, istihbarat biriminin bu konuda doğrudan çalışmasının söz konusu olamayacağını ancak katkısının olabileceğini ifade etti.
Operasyonun gösteri amaçlı olduğunu da savunan Avukat Küçük, "Hepsinin telefonu açık hepsi adresinde, çağrıldığı zaman hepsi gelecek şekilde. Ama moda oldu bu. Kalabalık sayıda insanı gözaltına almak, cezası ağır suçlardan soruşturmalar başlatmak, gözaltında 3-4 yetmezse üzerine bir 4 gün daha tutmak. Ama eğer bu memleket hukuk devletiyse herkes yaptığı işin hesabını verecek. Buna da herkes hazırlıklı olmalı" dedi.
AA