Doç. Dr. Yavuz Dizdar Maden Suyunun Sağlık Üzerine Etkisi Ve Kanser Riskini Azaltma Üzerine Olumlu Etkisi Olduğunu Söyledi.
İlk defa online platformda düzenlenen I. Ulusal Maden Suyu Kongresi’nde maden suyunun bilinmeyen özellikleri anlatıldı. Akademisyenlerin katkılarıyla gerçekleştirilen sunumların ikinci gününde maden suyunun kanser riskinin azalmasından cilt güzelliği için faydalarına, mineral ihtiyacını karşılamasından çocuk beslenmesindeki önemine kadar pek çok bilgi aktarıldı.
Online olarak düzenlenen ve iki süren I. Ulusal Maden Suyu Kongresi’nde akademisyenlerin anlatımıyla 30’u aşkın sunum paylaşıldı. Kongrede maden suyunun Anadolu coğrafyasındaki önemi ve insan yaşamı üzerindeki etkileri tüm yönleriyle ele alındı.
“Mineral için en iyi kaynak maden sularımızdır”
Kızılay Genel Başkanı ve Sağlık Bilimleri Üniversitesi AYAY Bölüm Başkanı Dr. Öğr. Üyesi Kerem Kınık, “Toprağın ana bileşeni minerallerdir. Bu minerallerin de içeriği ve birbirine olan oranları, toprağın yaşamını, toprakta yaşayan canlıların çeşitliğini bunun sonucunda da toprağın verimliğini etkilerler. Mineraller insan yaşamı için de elzem yapılardır. Vücut tarafından da sentezlenemediğinden dolayı mutlaka dışarıdan alınması gereken bu küçücük yapılar, eksikliğinde de insan hayatını olumsuz yönde etkilemekte, bazen de yaşamla bağdaşmayan ölüm olayları oluşturmaktadır. Su, toprak ve insan kimyasının arasındaki uyum eşsiz bir denge üzerine kurulmuştur. Bu yaşam döngüsünün devam edebilmesi için insanların yeterli derecede toprak ve su ilişkisinde olan mineralleri bünyesine alması gerekir. Bundan dolayı doğal kaynaklardan bu minerallerin alınması gerçekten insan açısından, sağlık açısından çok önemlidir. Bu konudaki en iyi kaynak da maden sularımızdır. Yaradılıştan bu yana toprak ve su döngüsü insana bir ödül gibi verilmiş olan maden suyu etkilerinin daha çok incelenmesi, idrak edilmesi ve sağlıklı bir gelecek için tüketilmesi çok önemlidir” dedi.
İki gün boyunca 30’u aşkın sunumun dinlendiğini belirten Kınık, “Maden suyuna biraz daha farklı boyutlarıyla odaklandık ve tartıştık. Bundan sonra ilkini gerçekleştirdiğimiz bu kongrenin çok daha farklı boyutlarıyla maden suyu, mineralli su ve sağlık ilişkisi, dünyadaki farklı tedavi edici sağlık yönündeki etkileri, endüstriyel etkileri, kalkınma temelindeki, kültür temelindeki etkileri, sanata verdiği etkileri çok boyutlu olarak inanıyorum ki akademisyenler tarafından araştırılacak. Bu kongre neticesinde artan bir ilgi olabileceğini düşünerek Kızılay Kültür Sanat Yayınları’ndan çıkmış olan ‘Mucize İçecek Maden Suyu’ kitabını sizlere tavsiye ediyorum. Bu kitap aslında bütüncül bir çerçeve sunuyor ve maden suyuna bilmediğimiz yönlerden bir bakış açısı da getiriyor” ifadesini kullandı.
"Maden suyu cilt kusurlarını azaltır"
Mineralli suların kozmetik uygulamalarını anlatan Doç. Dr. Ayşe Karadağ, “Mineralli doğal suların sprey şeklinde cildi nemlendirici, rahatlatıcı veya dermatolojik tedavilerde tamamlayıcı ürün olarak yüzdeki kızarıklıkları, kaşıntıyı azaltma, güneş yanıklarında, akne tedavisi sonrası bakım, atopik dermatit, sedef ve egzama hastalıklarında yatıştırıcı, epilasyon, kimyasal peeling gibi dermo-kozmetik işlemler sonrası rahatlatıcı olmasını hedefleyen birçok ticari ürün bulunuyor. Tüm cilt koşullarında güvenle kullanılabileceği yapılan çalışmalarda belirtilmiştir. Maden suları dahil olmak üzere mineralli suların cilt sağlığı üzerine arındırıcı, temizleyici, nemlendirici, antioksidan özellik gösterme gibi etkileri dolayısıyla tek başlarına veya başka bir kozmetik ürünün kompozisyonunda kullanımları yeni ürünlerin geliştirilmesi potansiyelinin de yüksek olduğunu göstermektedir” dedi.
Kanser riskini azaltan şifa kaynağı: Maden suyu
Maden suyunun sağlık üzerine etkisi ve kanser riskini azaltma üzerine olumlu etkisi olduğunu söyleyen Doç. Dr. Yavuz Dizdar ise şöyle devam etti:
“İnsan vücudunun kaçınılmaz ihtiyaç gösterdiği mineraller var. Bu mineraller tek başına bir işe yaramıyor ama biyolojik sistemin çalışması için zorunludur. Maden suyu içtiğiniz zaman o zorunlu olan mineralleri illaki maden suyunu içerisinden alıyorsunuz. Yapmanız gereken düzenli olarak maden suyu içmektir. Bu kanseri engeller mi derseniz, bu konuda nokta atışı evet ya da hayır deme imkanımız yok. Herkese maden suyunu düzenli olarak tüketmesini öneriyoruz. Çünkü bu, sizin vücudunuzun dengesinin korunması için gerekli. Tabi ki gerçek maden sularını tüketmeniz gerek. Bunu düzenli olarak yaptığınız takdirde sağlığınız için duyduğunuz endişelerin önemli bir kısmı kaybolacaktır.”
"Bebek mamalarında maden suyu kullanılmalı"
Maden suyunu başta çocuklar olmak üzere her yaştan insanın tüketmesi gerektiğini vurgulayan Gıda Mühendisliği Öğretim Üyesi Dr. Zeynep Hazal Tekin, “Avrupa ülkelerinde kişi başı mineralli su tüketimi 150 litre sınırlarında iken, Türkiye’de bu oran sadece 5 ile 10 litre bandındadır. Avrupa’da ulusal pediatrik beslenme komitelerinin önerileri doğrultusunda uygun mineral içeriğine sahip mineralli suların bebek maması formülleri hazırlanırken kullanılmaları önerilmektedir. Yüksek ve kıymetli mineral içeriği ile maden suyu başta çocuklar olmak üzere her yaştan insan için faydalı bir içecektir. Günlük su tüketiminin en az 1-2 bardağını maden suyu olarak almak önemlidir. Maden suyunun günlük tüketimini arttırmak için çocuklara hazırlanan içeceklerin ve yiyeceklerin içerisine maden suyu eklenilerek mineral içeriğini arttırabiliriz” ifadelerini kullandı.
Kalsiyum ihtiyacı olan bireylerin diyet listesinde maden suyu
Kemik sağlığına destek olarak maden suyunu öneren Öğr. Üyesi Dr. Hülya Yılmaz Önal, “2016 yılında Avrupa Gıda Güvenliği Ajansı (EFSA) tarafından kalsiyumun kemiklerin gelişimi için önemli olduğu ve kalsiyum açısından zengin maden sularının işlevsel gıda olarak kullanılabileceği kabul edilmiştir. Yani maden sularını artık bir kalsiyum kaynağı olarak değerlendirebiliriz. Kalsiyum ihtiyacı olan bireylerin diyetlerine ekleyebiliriz. Günlük ihtiyacı karşılamak için sağlıklı bireylerde de maden suyu tüketimini teşvik edebiliriz” dedi.