Şah Hatayı Cemevinde Gadir-i Hum Bayramı Kutlandı

Sultangazi 4 Ekim 2015 13:35
Videoyu Aç Şah Hatayı Cemevinde Gadir-i Hum Bayramı Kutlandı
A
a

Merkezi Sultangazi 50. Yıl Mahallesi A. Caddesinde bulunan Şah Hatayı Cem Evi Gadir-i Hum Bayramını Şah Hatayı Cemevinde yüzlerce davetlinin katıldığı törenle coşkulu bir şekilde kutlandı.

Gerçekleşen kutlamaya AK Parti İstanbul 2. Bölge milletvekili Ahmet Akif Köse, CHP Sultangazi İlçe Başkan Vekili Selma Taştekin, Kamber Koçak, Sultangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Birinci, AK Parti Belediye Meclis Üyesi Yusuf Kızıldağ, İlker Aksu, AK Parti Yönetim Kurulu Üyesi Cemalettin Çelebi ve yüzlerce can katıldı. 
Şah Hatayı Cem Evi Başkanı Turan Güner’in konuşması
İslam tarihinin en önemli olaylarından olan Peygamber Efendimiz ( s.a.v) Veda Haccında tüm İslam a tebliğ ettiği Gadir-i Hum Bayramı nedeniyle burada toplanmaktayız. Ben sizlere ehli sünnetin kaynakları olan tarihçiler, tefsir ve hadis alimleri tarafından 420 kaynağın bildirdiği Gadir Hum olayını sizlere arz edeceğim. Yüce Peygamberimiz hicretin 10. yılında son haccını yapacağına dair tüm İslam alemi bölgelere haber göndermiştir.
 
Bunu duyan tüm Müslümanlar bu hacca katılmak için seferber olmuşlardır. O gün geldiğinde Peygamber Efendimiz on binlerce insanla Medine’den Mekke’ye doğru yola çıkmıştır. Mekke’deki Hac farzını yerine getirip insanlara nasihat edip ve çeşitli hutbeler okumuştur. Hacdan dönüşte Medine’ye doğru yol alırken gelen Müslümanların henüz ayrılmadan 8 ayrım noktasının Şam bölgesinden gelenler ayrılmadan Yemen’den gelenler vs. Cufe adlı bölgede Peygamber Efendimize Cebrail (a.s.) ona maide suresinin 67. ayetini getirmiştir. “Allahın emri ey Resul! Sana Rabbinden indirileni bildir.
 
Eğer bunu bildirmezsen Allahın elçiliğini yerine getirmemiş olursun! Allah seni insanlardan koruyacaktır! Allah kafir topluluğu hidayet etmez.” Bunun üzerine alemlere rahmet Yüce İslam Peygamberi önde gidenlerin dönmesini geride kalanların beklenmesini emretti! Cufe’ de küçük bir su birikintisi olan Gadir Hum adıyla bilinen yerde durup toplanıldı. 
 
Ağaçların bulunduğu yerler süpürülerek temizlendi. Bir süre orada kalınacaktı. Bütün Müslümanlar merak içinde idi. Hava aşırı sıcak ve öğle vakti idi. Bütün Müslümanlar Cem olmuştu; topluca ibadetlerini yerine getirdiler. Sonra yüce peygamber kendisi için yapılmış olan mimbere çıkıp herkese şöyle hitapta bulundu; Yüce Allah’ a hamt eder O’ na güvenir, O’ na sığınırız. Osapıklıkta gidene rehber olmaz, doğru yolda olanı doğru yoldan çıkarmaz. Allahtan başka ilah olmadığını Muhammet’ in onun kulu ve Resulü olduğuna tanıklık ederim. Ey insanlar! Latif ve her şeyden haberdar olan Allah her Peygamberin kendisinden önceki Peygamberin ömrünün yarısı kadar yaşayacağını bildirdi.
Allah katına davet edildiğim an şüphesiz icabet edeceğim. Aranızdan ayrılacağım. Ben sorumluyum sizlerde sorumlusunuz; Bu hususta ne diyeceksiniz? Oradakiler hep bir ağızdan dediler ki; Tanıklık ederiz ki sen bildirdin, nasihat ettin, görevini gerine getirdin, gereken mücadeleyi verdin. Allah sana  hayırlar ve mükafatını versin, bunun üzerine yüce Peygamberimiz sözlerine şöyle devam etti; Allahtan başka bir ilah olmadığını; Muhammet ‘ in de onun elçisi olduğuna Onun, Cennetin  ve Cehennemin hak olduğuna; Ölümün hak olduğuna, Kıyamet vaktinin hiç şüphesiz geleceğine ve kabirde olanların hepsinin dirileceğine dair şahitlik etmez misiniz? Hazır olanlar dediler ki; Evet hepsine şahitlik ediyoruz. Peygamber Efendimiz şöyle devam buyurdu; Ey Allah’ım şahit ol, Ey Allah’ım şahit ol , Ey Allah’ım ol ki evet seni duyuyoruz bunun üzerine yüce Peygamber şöyle buyurdu ; Ben sizden önce Kevser Havuzunun başında olacağım sizlerde oraya geleceksiniz O Havuzun büyüklüğü sana (Yemen de bir şehir) ve bursa (Suriye’de Şam civarındaki yer ) mesafesi kadardır. Etrafında yıldızların sayısı kadar gümüşten kadehler vardır. Bakayım iki ağır emanetime karşılık nasıl Amel edeceksiniz. Yüce Peygamber Efendimiz bu iki ağır emaneti zikrettiğinde bir kişi şöyle nida etti.
 
Ey Allah ‘ın Elçisi; Zikrettiğin iki ağır emanet nedir? Peygamber Efendimiz buyurdu ki biri Kur-an dır bir tarafı Allah’ın elinde ve öbür tarafında sizin elinizdedir. Ona tutunun sapıklığa uğratmayın ikinci emanetim ehlibeytimdir her şeyden haberdar olan yüce Allah bana bildirdi ki ikisi Kevser Havuzuna varıncaya kadar asla birbirlerinden ayrılmayacaklar onların böyle olmasını kendim Allahtan istedim. Sakın ikisinin önün geçmeyiniz aksi takdirde helak olursunuz. Sakın ikisinin hakkında kusurda bulunmayınız helak olursunuz; Bunun üzerine yanında bulunan Hz. Ali ‘ nin elinden tutarak o kadar havaya kaldırdı ki ikisinin koltukları göründü ve bütün toplum onu tanıdı bunun üzerine Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu; Ey insanlar müminlerin üzerine kendin nefislerinden ziyade kim tasarruf sahibidir? Hazır olanlar şöyle dediler Allah ve Resulü daha iyi bilir bunun üzerine Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu; Allah benim Mevla’mdır Ben de müminlerin Mevla’sı olduğum gibi onlara nefislerimden daha evlattım.
 
Ben kimin Mevla’sı isem Ali de onun Mevla’sıdır. Bunu üç kere tekrarladı.(Ahmet bin Hambeli bu hadisi aktarırken dört kere tekrarladığını zikretmiştir.)Sonra yüce Peygamber Efendimiz şöyle buyurdu; Ey Allah ‘ ım Ali’yi Mevla’sı kabul edenleri sen de kabul et ve onu ( Ali ye Mevla’sı olduğunu inkar edip düşmanlık edene sen de düşman ol ) Ali’yi seveni sende sev ve ona buuz edene sende buuz et Ali ‘ ye destek olana sen de destekçi ol ve Ali nerede olursa hakkı onunla beraber kıl. Burada hazır olanlar gittiği ülkelerde bu sözlerimi tebliğ etsinler. Yüce İslam Peygamberi sözleri bittiğinde ve halk daha dağılmadan yüce Allah Cebrail vasıtasıyla maide suresi 3. Ayette bulunan buyruğu bildirdi… Bu gün size Dininizi kemale erdirdim. Üzerimizdeki nimetimi tamamladım ve sizin için Din olarak bulunan İslam’ı seçtim. Bunun üzerine yüce İslam Peygamberi şöyle buyurdu; Dinin ihmali nimetin tam anması Rabbimin benim elçiliğine razı olması ve Ali’nin benden sonra halifem ve velayet sahibi olmasından dolayı Allah’ın yüceliğine şükürler olsun yani Hz. Resulullah Peygamberliğin tebliğinin kabul bulunması Hz. Ali nin velayeti ve imameti Allah’ın ve Resulünün tarafından tasdik edilmiştir. Biz aleviler ve Bektaşiler olarak Hz. Resulluah ‘ ın tebliğ ettiği İslam Dininin şevksiz ve şüphesiz kabul ediyor bu günü bayram ilan ediyoruz” dedi.
 
 
AK Parti Milletvekili Köse Kardeşliğimiz Umut Işığı Olmalıdır
AK Parti  İstanbul 2. Bölge Milletvekili adayı Ahmet Akif Köse selamlama konuşmasında şunları söyledi. “ Ben öncelikle burada bulunan canların Gadir-i Hum Bayramını kutluyorum. Katılımcıları saygı ve sevgiyle kucaklıyorum. Unutulmamalıdır ki, ülkemizin içerisinde bulunduğu bu zor günlerde hepimize büyük vazifeler düşüyor. Daha ağır bedeller ödememek için her türlü hile ve tuzağın farkında olmalıyız. Mümine yakışır bir şekilde basiret ve feraseti elden bırakmamalıyız. Peygamber efendimiz Muhammed Mustafa’nın (s.a.v) ifadesiyle,’birbirini kenetlenmiş tuğlalara benzeyen’ kardeşlik duvarımızda gedikler açılmasına asla müsade etmemeliyiz. Hiç bir insani ve ahlaki değer tanımayan cinayet şebekelerinin işlediği cürümlerden dolayı, aynı kıbleye yöneldiğimiz, ayni Peygambere ümmet olduğumuz, sevincimizi, kederimizi, varlığımızı, yokluğumuzu paylaştığımız masum kardeşlerimizi suçlamaya kalkışmamalıyız. Unutmamalıyız ki biz, tahriklere kapılıp sokaklarda bir birimize düştüğümüzde sadece cinayet şebekelerinin hain emellerine hizmet etmiş oluruz. Dilimiz kin, öfke ve nefretin tercumanı değil, kalbimizdeki sevgi, rahmet ve şefkatin tercüman olmalıdır. Yaşadığımız acılar daha büyük acılara sebep olmamalıdır.
Bugün İslam cağrafiyasında yaşananlar, kadınlarımızı, çocuklarımızı, canlarımızı, değerlerimizi, tarihimizi kültürümüzü ve medeniyetimizi yok etme çabasında olanların hangi noktaya eriştiklerini açıkça gösteriyor, diyen Köse Suriye’de, Irakta, Yemen’de, Libya’da, Mısır’da ümmetin birliği milletin şerefi, vatanın hürmetinin ayaklar altına alındığını söyledi.
Milletin engin basiretiyle tüm yaşananların farkında olduğuna işaret eden Köse, gücünü bütünlüğünü koruyarak dünyaya umut ışığı olmaya devam etmenin, bu milletin harcı olduğunu söyledi. Köse, “  Birbirimize hakkı ve sabrı, şefkati ve merhameti tavsiye etmenin tam zamanıdır. Bin düşünüp bir söylemeye, hayra çağırıp şere dur demeye her zamankinden daha fazla ihtiyacımız vardır. İşte bu duygularla yeniden hepinizin Gadir-i Hum Bayramınızı candan yürekten kutluyor, saygı ve sevgilerimi sunuyorum” dedi.
 
 
Mustafa Birinci Cemevi İçin Yer Baktıklarının Müjdesini Verdi
Şah Hatayı Cemevinde düzenlenen Gadiri Hum Bayramında konuşan Sultangazi Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Birinci Cemevi talebinizi daha öncede belediye Başkanımız Sayın Cahit Altunay’ın söylediği gibi yer sıkıntısından dolayı gerçekleştiremedik. Ancak gayretlerimiz devam ediyor dedi. Gazi mahallesinde bulunan Pirsultan Abdal Cemevine bir yer tahsis etik. Ancak 50. Yıl mahallemizde belediyemize ait yer olmadığı için sıkıntı çekiyoruz. Yer bulunur bulunmaz size bir Cemevi yeri ayarlamaya çalışacağız” dedi.
 
 
Taştekin Hak Verilmez Alınır
Şah Hatayı Cemevinde gerçekleşen Gadiri Hum Bayramında selamlama konuşması yapan Sultangazi CHP İlçe Başkan Vekili Selma Taştekin, ‘hak verilmez alınır’ diyerek Şah Hatayı Cem evinde bulunanlara yol gösterdi. Şah Hatayı Cemevi Başkanı Turan Güner’in ve cemevi üyelerinin AK Parti Milletvekili Köse ve Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Birinci’den talep ettiği Cemevimiz yok bize yer verin söyleminin ardından kürsüye gelen Taştekin ‘hak verilmez alınır’ diyerek son noktayı koydu.
Cemevinde bulunanların Gadiri Hum bayramını kutlayan Taştekin, bayram olarak kutlanan bu günde siyasi çekişmelere meydan vermeyeceklerini söyleyerek, bütün inançlara saygılı olduklarının altını çizdi.
 
 
1000
icon

Henüz yorum yapılmadı,
İlk Yorum yapan siz olun...

anket ANKET

alinti yazarlar ALINTI YAZARLAR
hava durumu HAVA DURUMU
e-gazete E-GAZETE
sayfalar SAYFALAR
arşiv HABER ARŞİVİ
linkler LİNKLER
Bu haber ilginizi çekebilir! Kapat