Yasadışı yollarla ülkeye getirilen Uzak Doğu malı antikor kitleri, grip ve zatürre vakalarını da Covid-19 olarak tanımlıyor. Kayıtdışı antikor kiti kullananlar, hatalı sonuçlar nedeniyle paniğe neden oluyor.
Parçalar halinde ithal edilip montajla ürüne dönüştürülen Uzak Doğu’dan ithal antikor test kitleri panik oluşturuyor. Mevsimsel grip ve zatürre vakalarını da Covid-19 olarak tanımladığı belirtilen bu montaj kitleri, düşük doğruluk oranları nedeniyle sağlık birimlerince kullanılmıyor olsa da serbest piyasada özellikle fabrikalara teklif ediliyor.
Parmaktan alınan bir damla kan ile, kısa sürede Covid-19 teşhisi yapabilen hızlı antikor test kitlerine karşı iş dünyası ve vatandaşın ilgisinin yoğun şekilde arttığına dikkat çeken İngiltere merkezli AMS Labs UK Türkiye ve Bölge Ülkeler Mümessili Texpa Ltd. Genel Müdürü Seyithan Kaplan, bu kitlerde çapraz tepkinin en kritik konu olduğunu belirterek, “Kişi, mevsimsel grip ile zatürre, hatta sıradan soğuk algınlığına yakalanmış olabilir. Covid-19 da bir grip türü ve bu mevsimsel rahatsızlıklara benzer semptomlara sahip. Çapraz tepki, Covid-19 ile grip veya zatürrenin birbirine karıştırılması durumudur. Arkasında güçlü bir laboratuvar ve know-how olmayan antikor test kitlerinde bu çapraz tepki problemi çok büyük. Genelde yaşanan genel problem, kişi Covid-19 olmasa dahi sonucun pozitif çıkmasıdır” dedi.
"Test kiti üretenler çoğaldı"
Pandemi sürecinde dünya genelinde yaklaşık 140 civarı antikor test kiti üreticisi ortaya çıktığını söyleyen Kaplan, “Bunların çoğunluğu, Uzakdoğu’dan her parçayı ayrı ayrı alıp, montaj yaparak test kitini yerli üretim olarak sunan ve sadece pandemi döneminde ortaya çıkmış şirketler. Geçmişlerinde kit üretimi olmayan bu şirketleri, sağlık sektörü biliyor ve uzak duruyor. Ancak iş dünyası ve sıradan vatandaşın bu farkındalığı doğal olarak yok” ifadelerini kullandı.
Fırsatçı bazı girişimcilerin, daha önce hiç test kiti üretmedikleri halde, membran ile beraber damlalık, iğne, kasetin alt ve üst plastik parçaları gibi malzemeleri de ayrı ayrı Uzak Doğu’dan ithal edip, kendi ülkelerinde montajlayıp, ‘ yerli üretim ‘ olarak satışa sunduğunu kaydeden Kaplan, bu ürünlerin hem steril olmadığını hem de grip ve zatürre ile Covid-19’u ayıramadığını vurguladı.
“Sağlık Bakanlığı tarafından verilen ürün takip sistemi kayıt numarasını sorgulayın”
Kaplan bu hususta dikkat edilmesi gerekenleri şu şekilde sıraladı:
“Antikor test kitlerinin kullanımı öncesinde üreticinin kim olduğu, kaç yıllık test kiti üretim tecrübesi olduğu çok iyi bilinmeli. Tüm bunların kontrolü aslında çok kolay. Her antikor test kitine, Sağlık Bakanlığı tarafından ürün takip sistemi kayıt numarası veriliyor. Bu numara sorgulandığında, kitin gerçek menşei, steril durumu, klinik sonuç dosyasının olup olmadığı net olarak görülüyor. Hassas olan kişi ve kurumlar, bu sorguyla yanlış test kitlerinden uzak durabilir. Antikor test kitleri, fabrikalarda işyeri hekimlerince uygulanabiliyor. PCR testinden farkı, hastalığı yenmiş, bağışıklık kazanmış kişileri tanımlayabilmesi, geçici bağışıklığı gösterebilmesi. Bu sayede şirket yöneticileri, çalışan personel arasından pozitifleri ayırabiliyor yahut hastalığı yenmiş olan personele işbaşı yaptırabiliyor.”