Küçükçekmece Belediyesi’nin video kanalı Küçükçekmecem TV’ye konuk olan Klinik Psikolog Alihan Atile, pandemi döneminde artan teknoloji bağımlılığını anlattı. Atile, ebeveynleri çocuklarının teknoloji kullanımı konusunda uyardı.
Teknoloji kullanımını dörde ayırdığını belirten Klinik Psikolog Alihan Atile bunları, “İhtiyaç için kullanım, sık ve düzenli kullanım (eğlence için), sorumlu kullanım (kişilerin teknolojiyle kurdukları ilişkiler artık hayatlarında problemler oluşturabiliyor) ve teknoloji bağımlılığı (obsesif kullanımı, kopamama, ayrılamama) olarak sıraladı.
“Pandemi döneminde teknoloji kullanımı artış gösterdi”
Bağımlılığı kişilerin, aile, iş, sosyal yaşantısını, evlilik ilişkilerini etkileyecek düzeyde bir nesneye bağlı kalması ona yönelmesi ve artık bu nesne üzerinde kontrolünü tamamen yitirmesi olarak tanımlayan Alihan Atile, pandemi döneminde teknolojiye bağlı kalma süresinde artış olduğunu ifade etti.
Alihan Atile, “Beyin kendine mutluluk kaynağı seçiyor ve bu bağımlılık oluşturuyor. Ben hangi olumsuz duygudan kaçarak, bağımlılık
nesnesine sığınıyorum bunu bilmek gerek. Teknoloji kullanımının azaltılması durumda yoksunluk ortaya çıkıyor. Bunlar neler? Kişinin bağımlılık nesnesinden uzak kaldığında daha mutsuz daha huzursuz hissettiği bir durum ortaya çıkıyor. Teknoloji nedeniyle insanlar ailesine, çevresine yalan söylemeye başlıyor. Kişinin hayatını etkilemeye başlıyor. Tamamen yasaklamak önermediğimiz bir şey. Pandemi sürecinde çocuklar teknoloji üzerinden derse devam etmeli. Tamamen kısıtlamak yerine belirli zamanlarda kullanmayı öğretmeliyiz. 2 yaşından küçük çocuklar ekrandan uzak tutulmalı, okul çağından önce yarım saat, okulun ilk 4 yılı günlük 45 dakika, ikinci 4 yıl günlük 1 saat, lisede ise günlük 2 saat televizyon izlemeli. Kişi bağımlılığı kabul etmiyorsa, kişinin tedavi olma motivasyonunu da sağlamak gerekiyor” dedi.
Çocuklar teknoloji bağımlılığından nasıl korunur
Atile, çocukları teknoloji bağımlılığından korumak için ise şu tavsiyelerde bulundu: “İlk olarak durumu değerlendirmeliyiz. Örneğin çocuğum ne oynuyor, aile içerisinde nasıl rollerimiz var buna bakıyor olmak gerek. Bu sorun da anne ve baba ortak noktada buluşmalı. İkisi de evet bağımlılığı var ya da yok diyebilmelidir. Farkındalığı artırmalıyız. Çocuğa çok fazla bilgisayar oynuyorsun demek yerine, bunu gerçekçi bir zemine oturtmakta fayda var. Çocuğumuzun bir hafta boyunca bilgisayar başında ne kadar zaman geçirdiğini not alabiliriz. Ve çocuğumuzun ne oynadığına nasıl vakit geçirdiğine özen göstermeliyiz. Örneğin bilgisayar başında haftalık 16 saat geçirmelisin demek önemli. Bu süreyi çocukla birlikte de ayarlayabilirsiniz. Onun oynadığı oyunu beraber oynayabilirsiniz. Çünkü ergenlikte çocuk bunu aileye karşı kullanabiliyor. Bir müddet sonra sözleşme yapabilirsiniz. Ailelere düşen başka bir madde ise kararlı olma, pes etmeme ve beklentiyi azaltma olmalıdır. İlk başlarda çocuğum tamamen internet kullanımını bıraksın ve derslerine yönelsin gibi bir beklentiye girmemek gerekiyor. Küçük küçük adımlarla çocuğu desteklemek gerekiyor. Sözleşme yapabilirsiniz çocuklarınızla. Burada dikkat edilmesi gereken şey ise, sözleşmede maddeler somut olması, belirsiz olmamasıdır”
Klinik Psikolog Alihan Atile program sonrasında ise vatandaşlardan gelen soruları yanıtladı.